Bir aylık kira borcu vardı. Bizi ekiyor sanmıştım. | Open Subtitles | كان يدين لي بإيجار شهرين، وظننت أنّه يتهرب منّا فحسب. |
Yargıcın tekinin bana bir iyilik borcu vardı diyelim. | Open Subtitles | حسناً لنقل ان القاضى كان يدين لى معروفاً , او ثلاث |
Bana borcu vardı evet ama farklı oyunlardayız. | Open Subtitles | كان يدين لي بالمال، أجل، لكن كنّا في لعبتين مختلفتين. |
Yanlış insanlara çok fazla borcu vardı. | Open Subtitles | كان يدين بالكثير من المال لأناس خطيرين |
Kocamın ona bir ton para borçlu olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أخبرني بأن زوجي كان يدين له بالكثير |
Nicky Petrovich isimli bir Rus gangsterine kumar borcu vardı. | Open Subtitles | لقد كان يدين بأموال لرجل عصابه يُدعى "نيكى بتروفيش" |
- Rus bir mafyaya kumar borcu vardı. | Open Subtitles | لقد كان يدين بأموال لرجل عصابه يُدعى "نيكى بتروفيش" |
Kötü adamlara çuvalla borcu vardı. | Open Subtitles | كان يدين للناس بالكثير من الأموال |
Evet, bana bıraktı. borcu vardı bana. | Open Subtitles | نعم, لقد اعطاها لي كان يدين لي |
Ona borcu vardı. | Open Subtitles | من الأكيد أنه كان يدين له بالمال |
Bana borcu vardı. | Open Subtitles | نعم فقد كان يدين لي بالمال |
Sana ne kadar borcu vardı? | Open Subtitles | بكم كان يدين لك؟ |
Belki birisine para borcu vardı? | Open Subtitles | -ربّما كان يدين لأحدهم بالمال؟ |
Stuart'ın Ruslar'a çok fazla borcu vardı. | Open Subtitles | (ستيوارت) كان يدين بالمال لأولئك الروس الكثير من المال |
Evet, Wally Walker'in bana borcu vardı. Çok vardı hem de. | Open Subtitles | نعم ، ( والي والكر ) كان يدين لي بالكثير من المال |
Babanın Miami'de bazı adamlara borcu vardı. | Open Subtitles | والدك كان يدين بالمال لبعض الأشخاص في (ميامي) |
- Stevie'in herkese borcu vardı. | Open Subtitles | ـ (ستيفي) كان يدين للجميع |
Bu yüzden, yapımcı ona geçmişini sorduğunda, eski arkadaşı Buck Cooper'ı ve ona ne kadar şey borçlu olduğunu düşündü. | Open Subtitles | لهذا السبب عندما سأل المُخرج (جايمس) عن ماضيه، فكّر تلقائياً بصديقه الحميم (باك كوبر) وكمْ كان يدين له. |
- Lem'in ona borçlu olduğunu düşünüyordu. | Open Subtitles | -لذا شعر أنّ (ليم) كان يدين له . |