"كبيرة و" - Traduction Arabe en Turc

    • büyük ve
        
    • büyük bir
        
    • koca bir
        
    Kaslarınıza yıkım yaşatır, iyi beslenir, dinlenir ve bunu tekrarlarsanız, kaslarınızın mümkün olduğu kadar büyük ve güçlü olmasını sağlarsınız. TED عندما تمزّق عضلاتك، كُل طعاماً مناسباً، استرح و كرّر العملية، سوف تخلق ظروفاً لجعل عضلاتك كبيرة و قويّة قدر الإمكان.
    Bu artık mümkün; organize olmak için organizasyonlara ihtiyacınız yok, yeni yazılımlar geliştirmek gibi büyük ve karmaşık görevler için. TED هذا ممكن الآن , لا تحتاج إلى منظمة لتكون منظما لتنجز مهام كبيرة و معقدة مثل إبتكار أنظمة و برمجيات جديدة
    Benim için büyük ve gösterişli bir parti vermelisin. Open Subtitles يجب أن نقيم حفلة كبيرة و متألقة من أجلي.
    büyük ve güzel bir gölü var. Oraya bayılacaksın. Open Subtitles يوجد هُناك بُحيرة كبيرة و جميلة، سوفَ تنالُ على إعّجابِكِ
    büyük bir ag atarsin ve istedigin seyi yakalamayi ümit edersin. Open Subtitles ترمي شبكة كبيرة و تتمنى أنك ستحصل على ما تبحث عنه
    Neredeyse koca bir tır ve orta boy bir köpek tarafından eziliyorduk. Open Subtitles كنا سنسحق تقريباً من قبل شاحنة كبيرة و من كلب متوسط الحجم
    büyük ve boş bir ülke. Open Subtitles ـ إنها بلاد كبيرة و خالية ـ إنها كبيرة بالفعل
    Kayaların üzerinde sürünerek ilerleyemeyeceğimi biliyordum. Çok büyük ve düzensizdiler. Open Subtitles عرفت أني لا أستطيع الزحف على هذه الصخور كانت كبيرة و متشابكة
    Amidala'da, hipokampüse oldukça yakın. büyük ve aktif bir yer. Open Subtitles اللوزة، قرب مارد البحر إنها منطقة كبيرة و حافلة
    Hastane gibi büyük ve ağır işleyen kurumlara bu derece büyük bağışlar yapılması pek alışılmış bir durum değildir. Open Subtitles نادر بالنسبة لشخص أن يقدم تبرعاً كافياً ليؤثر على منظمة كبيرة و واسعة كمستشفانا
    büyük ve etkileyici, ayrıca parlak bir ışığı var. Open Subtitles إنها كبيرة و مثيرة للإعجاب و تحوي بقعة ضوء كبيرة عليها
    Bir ay önce büyük ve pahalı bir operasyonla yakandı. Open Subtitles و قد تمّ القبض عليه قبل شهر , أثناء عملية كبيرة و مكلفة للغاية
    Ağır, büyük ve güçlü kafataslarıyla, güçlü, kuvvetli boyunları vardır. Open Subtitles إنهم ضخام الحجم، مع جماجم قوية كبيرة و رِقابٍ ذات عضلاتٍ قوية
    O kadar büyük ve ağırdı ki, hamile bir kadın ya da yaşlı biri zor taşırdı. Open Subtitles كبيرة و ثقيلة حتى المرأة الحامل او الأشخاص العجائز لا يمكنهم حملها.
    Köpekler büyük ve yaşlıdır. Ayrıca küflü halı gibi kokarlar. Open Subtitles أما الكلاب فهي كبيرة و عجوزة و رائحتها مثل السجاد المتعفن.
    Gözlerini büyük ve parlak gösteriyor. Open Subtitles إنها تجعل عينيكى تبدو كبيرة و براقة
    Londra çok büyük ve harika bir yer. Open Subtitles لندن. . انها مدينة كبيرة و رائعه
    Hayır,gözleri büyük ve güzeller! Onlar patlak..! Open Subtitles كلا، عيناها كبيرة و جميلة ليست منتفخة
    Sadece ateşli, büyük ve belki de bıyıklı istiyorum ama... Open Subtitles أريدها فقط أن تكون ساخنه , كبيرة , و ربما بشارب .......
    Bu büyük bir adım. Onun için bunu kolaylaştırmaya çalışıyoruz. Open Subtitles أنها خطوة كبيرة و لكننا نحاول أن نسهل عليه الفكرة
    Çocuğu olan herkes bilir, eğer çocuğa büyük bir kurabiye ya da küçük bir kurabiye verirseniz, hangi kurabiyeyi alacaktır? TED من لديه أطفال يعرف بأنك إذا عرضت على طفل حلوة كبيرة و حلوى صغيرة، أي حلوى سيختارون؟ الحلوى الكبيرة.
    Çok hoş karşıladılar. koca bir paspas ve kurabiye getirdiler. Open Subtitles كانوا لطفاء مع الموضوع، جلبوا ممسحَة كبيرة و ثم بسكويت

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus