Örneğin Tatlı olarak hareli çörek yaptım. | Open Subtitles | على سبيل المثال, انا سأعد بعض الكيك الملون كتحلية. |
Ayrıca, her gün 20 kilo sebzeyle şımartılıyor Tatlı olarak da vişneli turtayla. | Open Subtitles | بالإضافة، إنّه يتم إطعامه خضار 20 رطلاً كل يوم، وفطائر الكرز كتحلية. |
Bayan Underhill Tatlı olarak elmalı turta yaptı. | Open Subtitles | قامت السيّدة (أندرهيل) بصنع فطيرة كتحلية |
Adım gibi eminim ki bunu bizim okulda tatlı niyetine servis ederlerdi. | Open Subtitles | أجل, أنا متأكد تماماً أن مدرستي قد قدمت هذه كتحلية |
Elf'e doydukları zaman da tatlı niyetine melezin tadına bakarlar. | Open Subtitles | وحين يشبعون من لحم الجان، سيتناولون الهجين كتحلية. |
Muhtemelen seni hazır hamurlarla besleyip tatlı yerine de karpuz veriyorlardır. | Open Subtitles | ربما يُطعِمونكِ خبز "شايك ان بيك" وبطيخ كتحلية |
Tatlı olarak kendimi önerebilirim. | Open Subtitles | وقد اقوم بعرض نفسي كتحلية |
Eğer bir şey yapmaya kalkarsan, en ufak bir şey Tatlı olarak Katey-kek'i yiyeceğim. | Open Subtitles | ..لذا إنّ حاوَلت فِعل أي شئ ..أي شيء على الإطلاق فسأتناوَل (كيكي) العزيزة كتحلية |
Tatlı olarak peynir servis ediyorlarmış. | Open Subtitles | إنهم يقدمون الجبن كتحلية |
Peki, bakıcısı Lily'nin Tatlı olarak dondurma yiyip yiyemeyeceğini öğrenmek istiyor. | Open Subtitles | حسنا ,الجليسة تريد أن تعرف لو بامكان (ليلى) تناول الايس كريم كتحلية |
Belki de tatlı niyetine. | Open Subtitles | ربما كتحلية |
Ve tatlı yerine de. | Open Subtitles | ومن ثم كتحلية |