"كذالك" - Traduction Arabe en Turc

    • öyle
        
    • öyleyim
        
    • öyleydi
        
    • öyleyiz
        
    • değilim
        
    • - Öyle
        
    Çünkü benim gurum öyle olduğumu söyledi. Ama sonra birisi öyle olmadığımı söyledi. Open Subtitles لأن معلمي قل بأني كذالك لكن بعد ذالك شخص ما قل غير ذالك,
    Ve öyle de. Hayat kısadır ölmüş bir çocuksanız eğer. Open Subtitles و هيا كذالك الحياة فصيرة أذا كنت طفل و توفيت
    Çok enteresan bulduğum başka bir nesne ise elektrikli su ısıtıcısı. Sizlerin bu ülkede su ısıtıcısı kullanmıyor olduğunuzu fark ettim, öyle değil mi? TED منتج اخر اجده مبهر هو الغلاية الكهربائية و ما اكتشفته انكم لا تستخدمون غلايات الشاي , في هذا البلد اليس كذالك ؟
    Pekala, eğer gerçek böyle birşey... olmadığını düşünüyorsan onlara katılmalısın, öyle değil mi? Open Subtitles إن كان هذا شعوركم فعليك الانضمام إليهم، أليس كذالك
    Senin kaymaklı bir sözleşmen var, diğerlerinin de öyle. Open Subtitles كلا ما تملكه هو عقد سمين .. و كذالك بقية المقربين منك
    öyle birine karşı bir şey yapmadan önce tüccarlardan birkaç Dinar alarak kendinizi kanıtlamanızı istiyorum. Open Subtitles قبل أن تتطلع لشخص كذالك أريد منك أن تثبت لي بأنك تستطيع الضغط على صاحب المتجر و أنت مسلح بمكنسة لتحصل على بعض الدنانير
    Eğer yanılıyorsam düzelt birisiyle beraber olmayalı epey zaman oldu, öyle değil mi? Open Subtitles صحّح لي اذا اخطأت لكنك لم تفعل هذا من بعض الوقت , اليس كذالك ؟
    öyle.Sadece biz erkekler dışarı çıkıyoruz sanmıştım. Open Subtitles حصلنا عليكى , اليس كذالك ؟ نعم , اعتقدت أننا سوف نكون الشباب الوحدين هنا
    Çok akıllıca, zekice. Ancak akıllılık gerçek dünya sayılmaz, öyle değil mi? - Evren bilimciler gerçek dünya ile ilgilenmezler Open Subtitles جداً ذكي ,جداً ذكي لكن النباهة ليست العالم الحقيقي,إليس كذالك ماذا بشأنها ؟
    - Evet, öyle. Buna her dokunduğunda, etrafta bir mesafe oluşuyor. Open Subtitles نعم أنه كذالك كلما لمستيه تفقدينني اعمالي
    Ama sen kendini bir şekilde, faydalı kılmayı öğrendin, öyle değil mi? - Evet. Open Subtitles لقد تعلمت ان تجعل نفسك مفيدا , اليس كذالك ؟
    - Ah, ne güzel ve huzur verici, öyle değil mi? Open Subtitles انها جميله ومسالمه اليس كذالك ؟ شولو اين انت ؟
    Sadece bir tane seç ve öyle kal, olur mu? Open Subtitles مجرد إختيار واحد والإنحشار به أليس كذالك
    Kuru temizlemecim de öyle yapardı. Ama ben onun da bana dokunmasına izin vermezdim. Open Subtitles كذالك صاحب التنظيف الجاف لكنّي لا أتركة يمسّني أيضاً.
    Kimse hayatlarımızın sonuna kadar öyle olmamız gerektiğini söylemedi. Open Subtitles لكن لا أحد قال أن علينا أن نبقى كذالك لبيقة حياتنا
    öyle ama başka elbiselerle, bir model olabilirdin. Open Subtitles لقد كنت كذالك, لكن قد تبدين عارضة بملابس مختلفة
    Evet, öyle görünüyordum ama öyle değildim. Open Subtitles نعم, ابدو كذالك, لكم لم اكن ذالك, تعرفين؟
    Doğru kasabadaki doğru bara girersem ihtimal olmaktan çıkar, öyle değil mi? Open Subtitles إذا حدث معي وقد مشيت في الحانه الصحيحه والمدينه الصحيحه بعدها سوف نعرف ، أليس كذالك ؟
    Kederli değilmişim gibi konuşma, çünkü öyleyim. Open Subtitles لا تخاطبني وكأنني لستُ حزينه، لأنني كذالك.
    Babam da öyleydi. Asla yeni birşeyimiz olmazdı. Open Subtitles والدى كان كذالك لم يكن عندنا اى شئ جديد
    Çünkü bizler iyi arkadaşız. -Evet, öyleyiz! Open Subtitles لاننا من أفضل الاصدقاء نعم, نحن كذالك
    Hayır, değilim. Ben sadece organ müziğini dinlemeyi ve çığlıkları seviyorum. Open Subtitles لا أنا لست كذالك , أنا فقط أحب الإستماع إلى موسيقة الأورغن وأصرخ
    O zaman ördek havuzu olduğunu nereden biliyorsun? - öyle işte. Önemli bir şey mi bu havuz? Open Subtitles هي كذالك,أهي مهمة بركة البط أنا لا أعرف وكيف سأعرف

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus