- Evet, efendim. Çok etkileyici. - Gerçekten, öyle. | Open Subtitles | نعم يا سيدى، إنه لشىء مثير للإعجاب إنه كذلك حقاً |
Ama Gerçekten öyle. Tornavida. Ve de sonik. | Open Subtitles | لا, إنه كذلك حقاً إنه مفك, وهو صوتي |
Gerçekten millet, Gerçekten öyle. | Open Subtitles | أقول لكن يا رفيقات إنها كذلك حقاً |
Evet. Evet, Gerçekten öyle. Ve sebebi de bu. | Open Subtitles | أجل ، أجل ، إنه كذلك حقاً وهذا هو السبب |
Ne demek istedi sence? "Gerçekten öyle, diye. | Open Subtitles | وماذا كانت تقصد بقول: "إنهم كذلك حقاً"؟ |
Evet, Gerçekten öyle diyorlar. | Open Subtitles | يسمونه كذلك حقاً |
Hayır, hayır... Gerçekten öyle. | Open Subtitles | لا, لا, لا انه كذلك حقاً. |
Evet, Gerçekten öyle. | Open Subtitles | أجل، نحن كذلك حقاً. |
- Hayır. - Gerçekten öyle. | Open Subtitles | ـ لا ـ إنه كذلك حقاً |
- Gerçekten öyle görünüyorsun. | Open Subtitles | أنت تبدو كذلك حقاً - شكراً لك أيضاً - |
Yok, Gerçekten öyle. | Open Subtitles | لا، جدياً، دماغه كذلك حقاً |
Vay, Gerçekten öyle. | Open Subtitles | عجباً, إنها كذلك حقاً. |
Gerçekten öyle. | Open Subtitles | إنهم كذلك حقاً |
Gerçekten öyle. | Open Subtitles | انت كذلك حقاً |
Gerçekten öyle. | Open Subtitles | إنه كذلك حقاً |
- Gerçekten öyle. | Open Subtitles | -إنه كذلك, حقاً . |
Gerçekten öyle. | Open Subtitles | أنه كذلك حقاً |
Gerçekten öyle. | Open Subtitles | إنه كذلك حقاً |
- Öyle. Gerçekten öyle. | Open Subtitles | -إنه كذلك حقاً |