"كرسيك" - Traduction Arabe en Turc

    • sandalyeni
        
    • Sandalyene
        
    • koltuğunu
        
    • sandalyen
        
    • sandalyende
        
    • sandalyenin
        
    • koltuğunda
        
    • koltuğun
        
    • sandalye
        
    • sandalyeden
        
    • koltuğundan
        
    • sandalyenden
        
    • Sandalyenizi
        
    • otur
        
    • Kersek
        
    Mesela, sandalyeni benden uzaklaştırman, söylediklerimden... rahatsız olduğun anlamına geliyor. Open Subtitles كالطريقة التي تبعد كرسيك عني فيها انها تخبرني انه ما اقوله يجعلك غير مرتاح
    Böylece üst gövdenin gücü artacak ve Sandalyene daha kolay inip binebileceksin. Open Subtitles هذا سيزيد من قوة الجزء العلوي من جسدك و ذلك سيسهل الأمر عليك عندما تدخل و تخرج من كرسيك
    Evet, koltuğunu geri koymuş, değil mi? Open Subtitles اوه نعم .. لقد قام بوضع كرسيك مجدداً ؟ اليس ذلك
    Eğer acil bir durum olursa tekerlekli sandalyen hemen dışarıda. Open Subtitles و إذا كان هناك شيء طارئ، كرسيك المتحرّك قرب الباب
    Böyle deme. Elektrikli sandalyende çok canlı görünüyorsun. Open Subtitles ولكنك تبدو في قمة نشاطك وأنت علي كرسيك الكهربائي المتحرك
    başımı masada bir zamanlar senin oturduğun sandalyenin karşına koyarım ve orada öylece ağlarım. Open Subtitles أضع رأسي على الطاولة و أحدق في كرسيك الفارغ ثم أبكي
    Sonra görüşürüz. Yeni sandalyeni beğendin mi? Open Subtitles اجل ذلك رائع سأراك في وقت قصير لاحقاً كيف احببتي كرسيك الجديد؟
    Raymond, sandalyeni yanıma çeker misin lütfen? Open Subtitles ريموند .. قرب كرسيك إلى هنا من فضلك
    Sheikh, sandalyeni Bay Wallace'a bakacak şekilde çevirmemiz senin için sorun olur mu? Open Subtitles يا شيخ هل تمانع إذا قمت بتحريك كرسيك قليلا (حتى تواجه السيد (والاس
    Senin Sandalyene oturan kim olursa olsun onun için çalışıyorum. Open Subtitles أنا أعمل لدى أي شخص يجلس على كرسيك
    Sandalyene oturacak ve davranışını düşüneceksin. Open Subtitles وستجلس في كرسيك وستفكر فيما اقترفته.
    Çünkü koltuğunu taşımak zorundaydım sonra parkemi çizdim, düzeltmesi için Joe'yu çağırdım çatlak boru bulundu, sonra o Cecil'i çağırdı Cecil fareyi öldüren kediyi yedi tüm bunlar Frasier'ın evinde yaşandı! Open Subtitles لأنه كان علي أن أنقل كرسيك ... و الذي سقط على الأرض و الذي جعلني أتصل بجو... و الذي وجد أنابيب سيئه و الذي أتصل بسيسيل
    koltuğunu bana ver, ben de köstek olmayayım! Open Subtitles اعطني كرسيك وانا ساكف عن الانسحاب
    sandalyen devamlı yerinden oynadı ben de sürprizini çöpe saklamak zorunda kaldım. Open Subtitles كرسيك يستمر بالتحرك لذلك أخفيت مفاجأتك بالسلة
    sandalyen berbat gıcırdıyordu, bu arada. Open Subtitles لقد كان كرسيك يصرّ بطريقة مزعجة بالمناسبة
    Ben çocukluğumdan beri burada saçımı kestiriyorum, ve asla senin sandalyende kimseyi görmedim. Open Subtitles انا كنت احلق شعري هنا منذ ان كنت طفلا وكل هذهِ المدة لم اشاهد شخص يجلس على كرسيك
    Ocağın yanında yeni sandalyende oturup beni izleyebilirsin. Open Subtitles بإمكانك الجلوس على كرسيك الجديد و مشاهدتي
    Son araştırma işinden sonra sandalyenin altında küçük bir kum tepeceği bıraktın. Open Subtitles فقد تركت حفرة رمال صغيرة على كرسيك بعد آخر تحقيق لك
    Çünkü hiç evde olmazdın, ve olduğunda da, koltuğunda oturup hiçbir şeyle ilgilenmezdin. Open Subtitles لأنك غير متواجد بالمنزل، و عندما تتكون هنا تجلس في كرسيك و تعيرها أي إنتباه
    Çayın ve gazeten koltuğun yanında. Open Subtitles صحيفة اليوم والشاي كليهما بقيا بجانب كرسيك لقد عملت الشاي قبل عشرة دقاق لذا لا بد انه قد برد
    - Bu fikri beğendim "elektrikli sandalye". Open Subtitles إنني أَحبُ هذا المصطلح .. كرسيك الكهربائي
    sandalyeden kalkarken ters bir hareketle gereği yapılmış olur. Open Subtitles والتى لها رد فعل خاطىء يجعلك تقع من على كرسيك.
    İtiraf etmeliyim ki, Lordlar kamarasındaki koltuğundan vazgeçmeyi önerdiğin zaman akıl sağlığını sorgulamaya başladık. Open Subtitles أنا أعترف أنه عندما إقترحت فى الأول أن تهجر كرسيك فى منزل الأمراء أنا بدأت أشك فى قواك العقلية لكن ..
    Fark etmeden geçemedim ben içeri girdiğimde sandalyenden fırladın. Open Subtitles لم أستطع إلا أن ألاحظ أنّك قفزت من كرسيك حين دخلت.
    Daha sonra, hayal şu ki, evinizde otururken, Sandalyenizi kendi isteğinize göre özelleştirebileceksiniz. Yani, şirketler ve tasarımcılar, matrisleri veya kenarları tasarlıyor olacak, sağlamlığa, marka ve tasarım kimliğine saygı gösterecek şekilde. TED حينها الحلم بأن تستطيع من المنزل عمل كرسيك الخاص. الشركات و المصممين سيصممون القوالب و النماذج التي تحترم السلامة و الحقوق والهوية الفكرية
    Rahatla. Hak ettin. koltuğunda otur, fıstıklarını ye, filmi izle. Open Subtitles إرتاحي ، لقد كسبتها ، إجلسي في كرسيك كلي فستقك ، شاهدي الفيلم...
    - Bay Kersek birinci hatta. - Güzel. Bağla. Open Subtitles ـ لدي السيد كرسيك على الخط الأول ـ حسنا ، سأخذ المكالمة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus