Beş meslektaşım öldürülmüş, üçü ağır yaralanmış, yedisi rehin alınmıştı. | TED | فقد قُتل خمسة من زملائي، وأصيب ثلاثة باصابات بالغة. وسبعة أخذوا كرهائن. |
Ama bu hepinizin rehin alınması anlamına gelir. | Open Subtitles | لكن هذا يعني أنكم ستُؤخذون جميعًا كرهائن |
Lokomotifteki 17 yolcuyu ve kondüktörü rehin aldık. | Open Subtitles | اننا نحتجز 17 راكبا مع قاطع التذاكر كرهائن |
- Silahlı iki kişi, bizi rehin tutuyorlar. - Bayan, bu imkânsız. | Open Subtitles | رجلين بأسلحة يحتجزوننا كرهائن رهينة سيدتي، هذا مستحيل |
rehine olarak tutuluyorsa dışarı çıkmaya nasıl ikna edebilirim? | Open Subtitles | لو انهامن المحتجزين كرهائن ، كيف يمكن لي ان اتكلم معها و على اخراجها من هناك؟ |
Çok ileri gittiler. Hastaları rehin alın. | Open Subtitles | حسناً، انهم يضغطون علي بشدة خذوا المرضى كرهائن |
Bunu beğendiysen kuru temizleyicide rehin kalana bayılırdın demek ki. | Open Subtitles | إذا كنت تحب هذا، سوف تحب واحد محتجزين كرهائن على 74 ويكس. |
İnsanlar rehin alındığında, kendilerini kaçıranlara yakınlık duymaları az görülen bir şey değildir. | Open Subtitles | عندما يحتجز الناس كرهائن ليس من الطبيعى ان يشعروا بالألفه مع مختطفيهم |
Karım ve kızım rehin tutuluyor. Bundan kurtulmazsam öldürülecekler. | Open Subtitles | زوجتى و ابنتى اخذوا كرهائن اذا لم اخرج من هنا سوف يقتلوهم |
Lara'ya rehin alındığımızı söylesen Reiss onu asla bulamazdı. | Open Subtitles | كان عليك اخبارها باننا اخذنا كرهائن. لن يستطيع ابدا ان يجدها. |
Başkan Vagobagin ve yardımcılarının rehin alındığını söylemiştik. | Open Subtitles | يقال لنا أن الرئيس فاجوباجن ومساعدينه اعتقلوا كرهائن |
Başkan Vagobagin ve yardımcılarının rehin alındığını söylemiştik. | Open Subtitles | يقال لنا أن الرئيس فاجوباجن ومساعدينه اعتقلوا كرهائن |
Ve anlaşılan, sağ kalanlar da rehin alındı. | Open Subtitles | وبالتأكيد ,الباقين على قيد الحياة قد أسروا كرهائن |
{C:$CAFFFF}Dün Shinjiku'da birkaç kişiyi öldürüp altı kişiyi yaralayan katil... {C:$CAFFFF}...hala anaokulunda küçük çocuklarla birlikte sekiz kişiyi rehin tutuyor. | Open Subtitles | ،هاجم القاتل الشبح 6 أشخاص في منطقة شينجوكو الاقتصادية يوم أمس وهو يحتجز 8 أطفال ومعلمي روضة كرهائن داخل غرفة الحضانة |
Beyaz bir erkek var, 35 yaşlarında. Yarı otomatik bir silahla onları rehin tutuyor. | Open Subtitles | معها رجل ابيض عمره تقريبا 35 يحتجزهما كرهائن ويحمل سـلاح |
Bir otobüs dolusu çocuğu rehin almıştı. Başka şansımız yoktu. | Open Subtitles | اخذ حافلة مليئة بالاطفال كرهائن لم يعطنا اى خيار |
Teröristlerin bizi rehin aldıklarını. | Open Subtitles | بأننا كنّا محتجزين كرهائن من قِبل ارهابيين |
Sizinle gizli kalmayı tercih edersem, Karım ve ben rehin mi kalacağız, ölmüş mü olacağız? Beyaz Saraya dönmeliyim. | Open Subtitles | أيفترض بي البقاء مختبئاً معكم، ومتظاهراً بأني وزوجتي لازلنا مخطوفين كرهائن أو ميتين؟ |
Turistleri rehine alıp treni kaçırdı. | Open Subtitles | لقد أخذ هذان السائحين كرهائن وخطف القطار |
Ondan sonrakiler kabul etmelisin ki, senaryoları uydurdun ve herkesi esir ettin. | Open Subtitles | . والسبب أنك عملت جاهداً عليه ,بعد ذلك, عليك أن تعترف أنك كنت فقط تختلق الأشياء , وتحتجز المشاهدين كرهائن |
Dört ile yedi arasında silahlı adamımız, sayısı bilinmeyen müşteri ve çalışan rehinelerimiz var. | Open Subtitles | يوجد 4 أو 7 رجال مسلحين لديهم عدد لا نعلمه من الزبائن وهم يستخدموهم كرهائن |
Yabancı saldırgan kaçtı ve genç bir kadını ve bebeğini tutsak olarak aldı. | Open Subtitles | المجرم الأجنبي فر آخذاً معه امرأة وطفل كرهائن |