Hadi teğmen. Amerikalı bir subay olarak Almanların, düşündüğü umurunda değil. | Open Subtitles | هيا أيها الملازم، كضابط أمريكي لن تهتم أبدا في الرأي الألماني |
Bir tıp adamı ve subay olarak, gördüğü muameleyi kınıyorum. | Open Subtitles | كضابط دكتور , لابد أن أحتج على الطريقة التى يعامل بها |
Sadık bir Nazi subayı olarak böyle sınıflandırmam gerekir. | Open Subtitles | كضابط مخلص للرايخ الثالث كان يجب على ان امقته |
Bir polis memuru olarak, geleceğinizin buraya yazdıklarınız ile şekillenmesini istiyor musunuz? | Open Subtitles | هل تريد أن يتوقف مستقبلك كضابط شرطة على ما هو مكتوب هنا؟ |
Buraya bir polis olarak geldim, yani kendime pek... yakıştıramıyorum ama... gerçekten istediğim bir şeyi... yapmazsam da aptallık... etmiş olacağım... yani seninle buluşabilir miyiz? | Open Subtitles | رباه، أشعر أني مغفلاً لأقوم بذلك منذ أتيت إلى هنا كضابط بالقانون في هذا الموقف وكل شيء |
Pentagon'daki halkla ilişkiler memuru gibi davranmaya başlamıştı. | Open Subtitles | كضابط العلاقات العامة في البنتاغون |
Bayım, sizden dost bir memur olarak, silahınızı indirmenizi istiyorum. | Open Subtitles | يا سيدي، سأطلب منك كضابط زميل يتبع القانون، خفض سلاحك |
görev başında size şunu söylemek isterim. | Open Subtitles | إذاً يا كلوديا دعيني أخبرك كي أقوم بواجبي كضابط شرطة |
Eğer sivil bölüm görevlisi olarak atandıysanız girişte, geldiğinizi Kırmızı 116 bölümüne bildirin. | Open Subtitles | إذا كان منكم من تعين كضابط فى الدفاع الوطنى ابلغوا عن هذا عند وصولكم |
Kıdemli subay olarak, dikkatini önemli bir gerçeğe çekmek istiyorum. | Open Subtitles | كضابط كبير , أشير إلى مجرد حقيقة وثيقة الصلة |
Kıdemli subay olarak sadece durumla ilgili gerçeğe işaret ediyorum. | Open Subtitles | كضابط كبير , أشير إلى مجرد حقيقة وثيقة الصلة |
Bir subay olarak şerefim üzerine yemin ederim ki bu ilanla benim hiçbir ilgim yoktur. | Open Subtitles | كما أنني أعطيك كلمة شرف كضابط بأنه لا علاقة لي من قريب أو من بعيد بهذا الإعلان |
Onun hayatını kurtarabilirim eğer bana bir şey yapmayacağına dair bir subay olarak söz verirsen. | Open Subtitles | يمكننى إنقاذ حياتها شرط أن تعدنى كضابط بإنك ستعفى عنى |
Donanma subayı olarak başarısız oldun. | Open Subtitles | أنت فشلت كضابط بحرية أحرجت وكالة الاستخبارات المركزية |
Halkla ilişkiler subayı olarak tam bir felaketsin. | Open Subtitles | كضابط علاقات عامة أنت تعتبر كارثة .. |
Ben de eski bir deniz subayı olarak, anlasaydınız şaşardım. | Open Subtitles | كضابط بحري سابق سأُفاجأ لو عرفت |
Anlıyorum, sonuçta bir Scotland Yard memuru olarak, aksi ispatlanana kadar herkesi suçlu olarak değerlendirmek görevinizin bir parçası. | Open Subtitles | أنا أتفهم أنه من واجباتك كضابط في شرطة سكوتلانديارد أن تأخذ بعين الإعتبار أن كل شخص متهم حتى تثبت براءته |
Buraya polis memuru olarak gelmedim. Normal bir vatandaş olarak karşındayım. | Open Subtitles | أنا لستُ هنا كضابط شرطة أنا هنا كشخص عادي |
Buraya bir polis olarak geldim, yani kendime pek... yakıştıramıyorum ama... gerçekten istediğim bir şeyi... yapmazsam da aptallık... etmiş olacağım... yani seninle buluşabilir miyiz? | Open Subtitles | رباه، أشعر أني مغفلاً لأقوم بذلك منذ أتيت إلى هنا كضابط بالقانون في هذا الموقف وكل شيء |
Neden bir polis memuru gibi giyindin? | Open Subtitles | -لماذا تلبس كضابط الشرطة ؟ |
Bu davadan sorumlu eski memur olarak, sizin düşünceleriniz neler? | Open Subtitles | كضابط سابق في القضية، ما رأيك في هذا الأمر؟ |