Joel, bunu bir işaret olarak görsene. Yeni bir hayata başla? | Open Subtitles | جول,لماذا لا ترى هذا كعلامة لماذا لا تاخذ راحة؟ |
Ama yine de bunu, savaşa hazır olmadıklarına dair bir işaret olarak algılamıyorum. | Open Subtitles | ولكن ما زلت لا أعتبر هذه كعلامة على أنهم غير جاهزين للمقاتلة |
Birinin evine gittiğinde bir saygı göstergesi olarak, ayakkabılarını buzdolaplarına koyarsın. | Open Subtitles | عندما تذهب الى بيت احدهم تضع حذائك في ثلاجتهم كعلامة احترام |
Yürürken arkadaşlık göstergesi olarak, elimi omzunuza atabilir miyim? | Open Subtitles | فيما نمشي هلا وضعت يدي على كتفك كعلامة صداقة ؟ |
Yerlilerin uyum ve işbirliğine rağmen, alçakgönüllülüklerinin bir işareti olarak bize verdikleri işlenmiş altınların dışında dişe dokunur bir şey bulamadık. | Open Subtitles | ، و برغم رضوخ الهنود . فإننا لم نجد الذهب بكميات كبيرة باستثناء المصنوعات اليدوية التي أعطونا إياها ، كعلامة لخضوعهم |
Bu yüzüğü sana sözünün bir nişanesi olarak veriyorum. | Open Subtitles | اعطيك هذا الخاتم كعلامة لوعدي لكِ |
Fiziksel temasımızı ilişkimizle ilgili başka bir işaret olarak görecek... | Open Subtitles | تظن أنه سيفسر إتصالنا الجسدي كعلامة أخرى ...أننا |
Hedef gösterildi ve işaret olarak getirildi. | Open Subtitles | تم استهدافه وترحيله لنا كعلامة |
Bunu iyi bir işaret olarak alabiliriz Allah'ın gösterdiği bir yol. | Open Subtitles | نأخذ هذه كعلامة جيدة... ... طريق،إتّجاهمنالله . |
Sevgili Mary gönderdiğim Noblet koleksiyonumu seni affettiğime dair bir işaret olarak gör. | Open Subtitles | (عزيزتي (ماري ستجدين مجموعتي الكاملة ،(لشخصيات آل (نوبلت كعلامة أني سامحتك |
Sevgili Mary gönderdiğim Noblet koleksiyonumu seni affettiğime dair bir işaret olarak gör. | Open Subtitles | ،(عزيزتي (ماري ستجدين مجموعتي الكاملة (لشخصيات آل (نوبلت كعلامة أني سامحتك |
Kral Stephen bugünkü felaketi Tanrı'dan bir işaret olarak algıladı. | Open Subtitles | اتخذ الملك (ستيفن) الحادثة كعلامة من الإله |
- Zannetmiyorum. Bunlar namus göstergesi olarak, çıkmayacak şekilde bağlanır. | Open Subtitles | ذلك مستبعد، إنّه مُصمم على البقاء على الرأس كعلامة على الحياء. |
Bunu Prens'e iyi dileklerinin bir göstergesi olarak hediye et. | Open Subtitles | أهدي هذه الى الأمير كعلامة على أمنياتك الطيبة |
Ancak saygı göstergesi olarak, köyünüze taziyemi belirtmek isterim. | Open Subtitles | ولكن، كعلامة احترام، أود أن أنقل التعازي إلى القرية. |
İyi niyetimin bir göstergesi olarak istediğin o anahtarı sana geri vereceğim. | Open Subtitles | لذلك أنا ذاهب الى ان نعطيكم المفتاح الذي طلب كعلامة على حسن النية |
Polis, iyi niyetimin göstergesi olarak birkaçınızı bırakmamı isteyecek. | Open Subtitles | الان, الشرطة ستريد منى ان احرر بعضاً منكُم كعلامة لحسن النية... |
Bilirsin, iyi niyet göstergesi olarak. | Open Subtitles | كما تعلمين، كعلامة على حسن النية |
İki büyük kuruluşun arasında karşılıklı saygı ve işbirliğinin bir işareti olarak. | Open Subtitles | كعلامة الاحترام المتبادل والتعاون بين بلدينا وكالات كبيرة. |
Çocuklarımız ayaklandığında, bizim fikirlerimizi nazikçe geri çevirdiklerinde, ya da yaptığımız şeylerin yöntemini istemediklerinde bir şeyleri doğru yaptığımızın bir işareti olarak ve onların bağımsızlaştıklarını görmeyi seçersek? | TED | عندما يثور أطفالنا - عندما يعيدون التفكير في أفكارنا أو الطريقة التي نفعل بها الأشياء، ماذا لو رأينا ذلك كعلامة لفعل شيء صحيح وأنهم أصبحوا محررين؟ |
Bu yüzüğü sana sözünün bir nişanesi olarak veriyorum. | Open Subtitles | اعطيك هذا الخاتم كعلامة لوعدي لك |