"كلّ دقيقة" - Traduction Arabe en Turc

• her dakika
• her dakikayı
• her dakikanın

Evet. Beklediğiniz her dakika çocuk daha büyük bir tehlike altına giriyor.
نعم، كلّ دقيقة التي تنتظر، ذلك الولد في الخطر.

her dakika farklı bir şifre oluşturan bir cihaz.
إنه جهاز يقوم بتجديد الكلمات السرية كلّ دقيقة.

Burada kaldığın her dakika hepimizin hayatını tehlikeye atıyor.
في كلّ دقيقة تبقى فيها هنا سيزيد المُخاطرة علينا

Ve her dakikayı birlikte geçirmeliyiz.
ونحن سنقضي كلّ دقيقة سوياً

Ben de senin gibi her dakikayı sayıyorum Cooper.
إنّني أحصي كلّ دقيقة مثلك يا (كوبر)

Sadece birkaç aydır beraberler. Bizim yaşımızda her dakikanın önemi var.
عندما تكونين في مثل عمرنا، فإنّ كلّ دقيقة تهم.

Merhaba benden uzakta olduğun her dakika seni özlüyorum.
. مرحباً . أفتقدك كلّ دقيقة تغيبها

Geçen her dakika onu bulma şansımızı daha da azaltmakta...
كلّ دقيقة ماتزال بها الفتاة مسروقة تزيد من فرصتنا في إيجادها...

Her gün her dakika kendimi suçlu hissediyorum.
-أشعر بالذنب في كلّ دقيقة من كلّ يوم

İkinizin çene çalarak harcadığı her dakika Stefan ve Damon'a bizi bulmaları için dakika kazandırmaktır.
كلّ دقيقة تهدراها بالثرثرة، هي دقيقة تمهلان بها (دايمُن) و(ستيفان) لإيجادنا

Washington'a gitmeyerek harcadığımız her dakika insanlar ölüyor.
كلّ دقيقة نهدرها عن الذهاب لـ (واشنطن)، يموت أناس.

Clark benimle harcadığın her dakika yemek yediğimiz, oda rengi için tartıştığımız evlenmek için tartıştığımız her dakika sen dışarıda birini kurtarıyor olabilirsin.
( كلارك)، كلّ دقيقة تمضيها معي.. بتناول الغداء، والجدال بشأن ألوان الطلاء. الجدال بشأن إمكانية الزواج من عدمه ربّما تكون بالخارج تُنقذ أحداً عوضاً عن ذلك.

- her dakika neredeydi bilmek istiyorum.
-أريد أن أعرف مكان وجوده كلّ دقيقة .

"her dakika bunu söylüyorum."
"أنا أقول ذلك كلّ دقيقة"

Ayrıca, bildiğiniz üzere soruşturmanın ilk 48 saatinde her dakikanın önemi vardır.
وكما تعلمين، خلال الـ48 ساعة الأولى من التحقيق، كلّ دقيقة ثمينة.