Geldiği anda Her şey sona erdi. Masör çoktan kaçmıştı. | Open Subtitles | كلّ شيءٍ كان قد إنتهى عندما جاء هو، فمدلّك العظام كان قد غادر مسبقًا |
Kaybolduktan sonra hücrendeki Her şey bir kutuya konmuş. | Open Subtitles | كلّ شيءٍ كان في زنزانتكَ وُضع في صندوقٍ حينما اختفيت. |
Her şey çok tutkuluydu ama sonra birden yok oldu gitti. | Open Subtitles | كلّ شيءٍ كان عاطفياً جداً . و فجأة انتهى |
Hayır. Her şey bulanıktı. | Open Subtitles | كلاّ، كلّ شيءٍ كان مُشوّشاً، ذلك الصوت الفظيع فحسب. |
Paralel evren. Ansızın bir geçitten içeri girdim. Tanıdığım herkes oradaydı ama Her şey değişikti. | Open Subtitles | كان الأمر أشبه بعبوري بمدخل حيث عرفتُ الجميع، لكن كلّ شيءٍ كان مُختلفاً. |
Hayır, Her şey isimsizdi. Ben onları tanımıyorum. Onlar beni tanımıyor. | Open Subtitles | كلاّ، كلّ شيءٍ كان مجهول المصدر، فلا أعرفهم، ولا يعرفوني... |
Her şey kutsaldı... | Open Subtitles | كلّ شيءٍ كان مقدّساً |
Yani Her şey bir yalan mıydı? | Open Subtitles | إذن كلّ شيءٍ كان كذبة. |
Her şey yalanmış. | Open Subtitles | كلّ شيءٍ كان مُجرّد تمثيلٍ. |
Tüm Her şey burada meydana geldi. | Open Subtitles | كلّ شيءٍ كان هنا. |
- Ama Her şey dans hakkındaydı. | Open Subtitles | -لكن كلّ شيءٍ كان منوطاً بهذه الرقصة . |
Her şey... | Open Subtitles | كلّ شيءٍ كان... |