kusura bakmayın ama bunun nasıl bir şey olduğunu bilmiyorsunuz. | Open Subtitles | مع كل إحترامي أنت لم تشعر كيف يبدو الأمر |
Bunu fark ettim. Bu yüzden buradayım. kusura bakmayın ama, yaşlı bir adamı kandırmanızı istemiyorum. | Open Subtitles | أنا ألاحظ هذا, و هذا سبب وجودي كي لا تستغل رجلاً عجوزاً مع كل إحترامي |
Saygısızlık etmek istemem patron ama gözlerin pek keskin değildir. | Open Subtitles | مع كل إحترامي يا سيدي نظرك ليس قوياً كفاية |
Saygısızlık etmek istemem lordum ama şimdiye dek çoktan gelmiş olmalıydılar. | Open Subtitles | مع كل إحترامي يا مولاي لكنك سمحت لليأس بالتغلب عليك |
Tüm saygımla, yıldız geçidini kaybedenler bizler değiliz. | Open Subtitles | مع كل إحترامي , نحن لسنا من قام بفقد بوابة النجوم |
Antropolojiye saygısızlık olmasın ama bana açık olmaya başladı. | Open Subtitles | مع كل إحترامي لعلم الإنسان، لقد بدأ بالإنفتاح معي. |
kusura bakmayın, efendim, orada ne yapacağım ben? | Open Subtitles | مع كل إحترامي يا سيدي، ماذا يُفترض أن أفعل هناك؟ |
kusura bakmayın ama kokain Sovyet birliklerinden çok Amerikalı öldürdü. | Open Subtitles | مع كل إحترامي ولكن الكوكايين الكولمبي قتل مِنا أكثر منْ ما قتل الإتحاد السوفيتي |
O zaman kusura bakmayın efendim ama düşüncesiz olmak işe yaramış. | Open Subtitles | حسناً ، إذن ، مع كل إحترامي لك يا سيدي يبدو الأمر كما لو أنه تهوراً مدفوع الثمن |
kusura bakmayın müdürüm ama ben ve adamlarım dün gece katili yakalarken siz muhtemelen ne bileyim, uyuyordunuz. | Open Subtitles | مع كل إحترامي يا سيدي. أنا و رجالي ألقينا القبض على القاتلة ليلة أمس. بينما كنت أنت... |
kusura bakmayın ama anlaşalım diye söylüyorum, bu bizim davamız. | Open Subtitles | - مع كل إحترامي يا سيد ماركم ... ولنكون واضحين، هذه قضيتنا |
Saygısızlık etmek istemem lordum ama sanırım sizi uyarmıştım. | Open Subtitles | مع كل إحترامي يا مولاي ..أظن بأنني حذرتك |
Saygısızlık etmek istemem ama eğer bu istihbarat önemli olsaydı ben zaten alırdım. | Open Subtitles | مع كل إحترامي لإستخباراتكم لو كان الأمر صحيحا لعلمت به |
Dr. Reid, Saygısızlık etmek istemem ama devam edersek hasta ölebilir. | Open Subtitles | دكتورة, ريد، مع كل إحترامي إذا إستمرينا بذلك، هذا المريض قد يموت |
Saygısızlık etmek istemem Bay Başkan, ama zaten bir şeyler yapıyoruz. | Open Subtitles | مع كل إحترامي سيدي الرئيس نحن نفعل شيء بالفعل |
Saygısızlık etmek istemem ama bu Vietnam değil efendim. | Open Subtitles | مع كل إحترامي ياسيدي هذهـ ليست فيتنام |
Tüm saygımla birlikte, efendim, benim anladığıma göre o kendisi sizin kapınızın önüne uçtu. | Open Subtitles | حسناً , مع كل إحترامي سيدي حسب فهمي أنه ببساطة حلق بنفسه إلى بوابتكم الأمامية |
Yo...hayal görüyorsun. Tüm saygımla, Majesteleri... bunu uydurmuyorum. Lütfen, dinleyin beni. | Open Subtitles | أنت تتخيل الامور مع كل إحترامي لست أتخيل, أرجوك إسمعني |
Tüm saygımla efendim, kurbanlar şu anda öncelikli değil. | Open Subtitles | مع كل إحترامي الضحايا ليست هي المسألة الأساسية حاليا |
- Efendim, saygısızlık olmasın ama... | Open Subtitles | -سيدي مع كل إحترامي لك000 |