"كل شيء لي" - Traduction Arabe en Turc

• her şeyi bana
• bana her şeyi
• benim için her şey
• herşeyi bana
• benim için çok
• her şeyini bana
• benim herşeyim
• için her şeysin
• benim her şeyimdi
• benim her şeyimsin

her şeyi bana bırakmanı istiyorum.
هذا ما أريد أن تفعليه أريدك أن تتركي كل شيء لي الآن

Tatlım, düşündüğün için teşekkürler ama sen her şeyi bana bırak.
عزيزي ، اقدر لك مساعدتك، لكن دع كل شيء لي

Bir süre önce tekrar bu konu hakkında konuştuk. Ve her şeyi bana bırakmaya karar verdik.
لكن أعدنا الحديث عنها بعد مرور بعض الوقت وقررنا التغيير وترك كل شيء لي

Kaynananız bana her şeyi anlattı.
أمك في القانون شرحت كل شيء لي.

Eskiden benim için her şey demekti.
كانت الجمبـاز كل شيء لي يوماً ما

senin herşeyi bana anlatmadığın gibi, benimde sana anlatamayacaklarım var.
لا أستطيع شرح كل شيء لكِ مثلما لا تستطعين شرح كل شيء لي

"İçinizde bir Sanson var." sloganının anlamı benim için çok büyük. Bunu unutma.
‫شعار "لديك شمشون داخلك" ‫يعني كل شيء لي ، لا تنسي ذلك

Malcolm her şeyini bana bıraktı, ama oğlu benden hiçbir zaman hoşlanmadı.
ترك مالكوم كل شيء لي ولكن ابنه لم يكن يطيقني

Evet, ailem her şeyi bana bıraktı, tekne de dahil.
نعم , شركائي تركوا كل شيء لي , بما في ذلك القارب.

O tamamen güvende. her şeyi bana bırakın.
سوف تكون امنه فقط دع كل شيء لي

Tek yapman gereken her şeyi bana bırakman.
عليكِ أن تتركي كل .شيء لي فحسب

Artık her şeyi bana bırakın.
عليك الآن أن تتركي كل شيء لي

Rahatla ve her şeyi bana bırak.
فقط إسترخي و أتركي كل شيء لي.

her şeyi bana bırak.
فقط اترك كل شيء لي

Gel ve bana her şeyi açıkla.
تعال ووضح كل شيء لي

Bakın, neden en baştan başlayıp bana her şeyi anlatmıyorsunuz?
لم لا تبدأي بسرد كل شيء لي

Onun mutluluğu benim için her şey demek.
و سعادتها تعني كل شيء لي

O benim için her şey demektir.
إنها تعني كل شيء لي

Sadece rahatla ve herşeyi bana bırak.
فقط إسترخي و أتركي كل شيء لي.

Bu kulübün benim için çok şey ifade ettiğini biliyorsun.
كما تعلم هذا النادي يعني كل شيء لي

Babam ölümünden önce her şeyini bana bıraktı.
ترك أبي كل شيء لي قبل موته

Alex benim herşeyim ve ona elimden gelenin en iyisini vermek istiyorum.
(أليكس) كل شيء لي و أنا أحاول أن أقدم له الأفضل

Benim için her şeysin.
انت تعنين كل شيء لي

Bir süre yaratıcım benim her şeyimdi.
لفترة من الوقت، كان صانعي يمثل كل شيء لي.

Sen benim her şeyimsin.
أنت تعني كل شيء لي, أتفهمني؟