Uzun zamandır Tek istediğim şey beni sevmendi. Beni kabul etmendi. | Open Subtitles | لمدة طويلة كل ما أردته هو حبك لي و أن تتقبلني |
3 ay birlikte olduktan sonra Tek istediğim onunla birlikte olmaktı. | Open Subtitles | بعد ثلاثة شهور سوياً كل ما أردته هو أن اكون برفقته |
Tek istediğim hayatımın ilerlediğine dair bir kanıt kırıntısı bulmaktı. | Open Subtitles | كل ما أردته هو ذرة دليل أن حياتي تتقدم للأمام |
Bütün hayatım boyunca Tek istediğim şey seni güvende tutmaktı. | Open Subtitles | ، طوال حياتي كل ما أردته هو أن أجعلك آمنة |
Hayır, Tüm istediğim onun kamışını temizlemekti. | Open Subtitles | بالعكس، كل ما أردته هو ممارسة الجنس معه. |
Tek isteğim ikinci bir balayıydı oysa şimdi yerde ateş var. | Open Subtitles | كل ما أردته هو شهر عسل آخر والآن الأرضية منصهرة |
Eğer Tek istediğim kocamı köle hâline getirmek idiyse niçin diğerlerini değil de seni seçtim? | Open Subtitles | إذا كان كل ما أردته هو أن أجعل من زوجى عبداً فلماذا قمت بإختيارك أنت و لم أختر الآخرين ؟ |
Tek istediğim pembe etekli bir balerin Barbie idi. | Open Subtitles | ، كل ما أردته هو لعبة باربي راقصة للباليه . بتنورتها الوردية الجميلة |
Tek istediğim insanların lisede olduğumuzdan... daha iyi olduğumuzu düşünmeleriydi. | Open Subtitles | كل ما أردته هو أن الناس يروننا أفضل حالا مما كنا عليه في الثانوية |
Bak, lütfen bundan hoşlandığımı sanma. Tek istediğim bir işti. | Open Subtitles | أرجوكِ ، لا تعتقدي أننى أستمتع بهذا كل ما أردته هو وظيفة |
Groom Lake'deki odaya girip o cesedi gördüğüm anda Tek istediğim onları anlamaktı. | Open Subtitles | منذ أول خطوة في الغرفة في البحيرة رأيت الجثة كل ما أردته هو أن أفهمهم |
Çok dokunmuş bu sana. Tek istediğim biraz iyi niyetli olman ama bunu bile yapamıyorsun. | Open Subtitles | أنت أبله ، كل ما أردته هو مبادرتة طيبة منك ولكن لا يمكنك فعل ذلك حتى |
Tek istediğim bir açıklamaydı. Neden böyle aniden bitiverdi? | Open Subtitles | كل ما أردته هو تفسير لم انتهت الأمور هكذا فجأة |
O kadar uzun süre hapiste olmamdan mı, yoksa bu dallamanın beni altı ay daha içeride tutacak olmasından mı, bilmiyorum, ama Tek istediğim ona acı çektirmekti. | Open Subtitles | لا أدري هل لأنّي في السجن منذ أشهر كثيرة أو لأنّ هذا الأحمق سيبقيني في السجن 6 أشهر أخرى لكن كل ما أردته هو أن اجعله يعاني |
Tek istediğim, ailemle güzel bir Noel geçirmekti. | Open Subtitles | كل ما أردته هو قضاء عيد ميلاد سعيد مع عائلتى |
Tek istediğim senin istediğin gibi biri olabilimekti | Open Subtitles | كل ما أردته هو ان أكون الرجل الذى اعتقدتنى انه هو |
Justin, ben... küçük bir kızken, Tek istediğim şey bir aileydi. | Open Subtitles | " جاستن" عندما كنت.. طفلة صغيرة كل ما أردته هو العائلة |
Tek istediğim Kandorialılar ile ilgili bilgilerini silmekti, başkasına vermek değil. | Open Subtitles | كل ما أردته هو مسح أي معلومات لديك عن الكوندوريين وليس تحويل مسارها |
Tek istediğim babamın, bize, bana, kız kardeşlerime yaptıklarından o kızları kurtarmaktı. | Open Subtitles | كل ما أردته هو إنقاذهن مما فعله بنا بي، بأخواتي |
Tüm istediğim babamla biraz vakit geçirmekti. | Open Subtitles | كل ما أردته هو ان أقضي القليل من الوقت مع أبي |
Ben adalet istediğimi düşünüyordum fakat Tüm istediğim içten bir özürmüş. | Open Subtitles | كنتُ أظن أنني أريد تحقيق العدالة ولكن الحقيقة هي أن كل ما أردته هو اعتذار |
Tek isteğim, oğlumun doğum gününde gülümsemek ama bunu bile yapamıyorum. | Open Subtitles | , كل ما أردته هو أن أبتسم في عيد ميلاد ابني و لا أستطيع فعل هذا |