"كل ما قالته" - Traduction Arabe en Turc

    • söylediği her şey
        
    • Tüm söylediği
        
    • tek söylediği
        
    • söylediği her şeye
        
    • söylediği her şeyin
        
    Onun dışında söylediği her şey doğruydu,... ..ve şimdi siz annemle çemberlerin içinde.. Open Subtitles كل ما قالته كان صحيحاً ..والآن انت تخوض احاديث سرية مع أمي
    Çok öfkeleniyorlardı çünkü söylediği her şey mırıldanma olarak duyuluyordu. Open Subtitles حصلوا على نتائج محبطة للغاية لان كل ما قالته كان غير مفهوماً
    Susanne'in sizin hakkınızda söylediği her şey doğruydu, değil mi? Open Subtitles كل ما قالته سوسان عنكم صحيح, أليس كذلك؟
    Tüm söylediği zamana ihtiyacı olduğuydu, Open Subtitles كل ما قالته أنها تحتاج بعض الوقت
    Tüm söylediği, "Keystone adasında ev"di. Open Subtitles "هذا كل ما قالته "منزل على جزيرة كاي ستون
    Yürümemiş. tek söylediği buydu. Open Subtitles على ما يبدو, أن الأمور لم تنجح, ذلك كل ما قالته.
    Kim'in söylediği her şeye katılmıyorum ama eğer birine Cecil'e davrandığın gibi davranıp aniden farklı şeyler yapmaya başlarsan, aklı başından gider. Open Subtitles (أنا لم أوافق عل كل ما قالته (كيم (و لكن إذا تساهلتي كما تفعلين مع (سيسيل و فجأة أصبحت قذرة معهم فسيذهب هذا بعقولهم
    Müvekkilimin şimdiye kadar söylediği her şeyin kayıt dışı tutulduğuna güveniyorum. Open Subtitles أنا واثق من أنكم ستشطبون من محضرة الجلسة كل ما قالته موكلتي حتى هذه اللحظة.
    Bana söylediği her şey bir yalanmış gibi geliyor. Open Subtitles يحدوني انطباع أن كل ما قالته لي كذب
    Hannah'nın kasetlerde söylediği her şey doğru. Open Subtitles كل ما قالته هانا على الأشرطة حقيقي
    Hayır, Wakeman'ın söylediği her şey doğruydu. Open Subtitles كل ما قالته " ويكمان " كان صحيحاً
    söylediği her şey yalanmış. Open Subtitles كل ما قالته كان كذب.
    Bak, o kadının söylediği her şey yalan! Ollie! Open Subtitles كل ما قالته المرأة كذب
    Kristin'in az önce söylediği her şey nasıl tepki vereceğini onaylamış oldu. Open Subtitles كل ما قالته (كريستن) للتو تحقق رد فعلها
    Tüm söylediği bu. Open Subtitles ذلك كل ما قالته
    Tüm söylediği buydu. Open Subtitles هذا كل ما قالته
    Evet, polisler ona bu konuyu sorduklarında tek söylediği bunun dizaynın bir parçası olduğuymuş Open Subtitles وعندما الشرطة استجوبتها كل ما قالته إنها كانت جزء من التصميم
    Ben tamamen kendi başıma icat ettim. Yani, Michele'in tek söylediği, "Onları sarı yapsak nasıl olur?" Open Subtitles ابتكرتها كلها من تلقاء نفسي، أعني كل ما قالته "ميشيل" كان
    Alice Webster'in söylediği her şeye inanıyorsak tabii. Open Subtitles هذا فقط إذا صدقنا كل ما قالته (آليس ويبستر) لنا
    Bayan Vito'nun söylediği her şeyin tam doğru olduğunu söyleyebilir misiniz? Open Subtitles هل تظن أن كل ما قالته الآنسة فيتو كان دقيقاً 100 %؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus