biliyorsun ki, değilim. Ben tamamen zararsız, sıradan bir adamım. | Open Subtitles | لست كذلك , كما تعرفين أنا شخص عادى غير مؤذى |
biliyorsun ki, değilim. Ben tamamen zararsız, sıradan bir adamım. | Open Subtitles | لست كذلك , كما تعرفين أنا شخص عادى غير مؤذى |
Orada burada birkaç heyecanlı an yaşadım, ama, Bilirsin işte, hepsi geçti gitti. | Open Subtitles | حسنا لدي بعض اللحظات المثيرة هنا وهناك ولكن كما تعرفين مجرد لحظات عابرة |
Bilirsin, kilise... aile ve barbekü partileri... ve benzeri, ben-- | Open Subtitles | كما تعرفين مع الكنيسة العائلة وحفلات الشواء و و و |
Bildiğiniz gibi sıcaklar güney bölgesinde arpaları yakıp yok etti. | Open Subtitles | كما تعرفين , النكبه دمرت محصول الشعير في المنطقه الجنوبيه |
Fakat Bildiğin gibi, Kara Muhafızları devamlı etrafında dolaşıyor. | Open Subtitles | لكن كما تعرفين فهى دائما محاطه بواسطة حرسها الأسود |
Biliyor musun, bir prens olarak bu isteğinin gerçekleşmesini sağlayabilirim. | Open Subtitles | كما تعرفين كوني أميراً, ربما أكون قادراً على تحقيق هذا |
Kolay değil biliyorsun ama bulmayı kafama koydum. | Open Subtitles | هذا ليس سهل كما تعرفين و لكنني أنوي العثور على واحدة. |
Evet, öyle, benim gibi normal insanlar en iyi arkadaşlarını kurtarmak için şanslarını kullanırlar,biliyorsun. | Open Subtitles | الناس العاديون أمثالي يخاطرون لإنقاذ أفضل أصدقائهم أيضاً كما تعرفين |
Cindy biliyorsun, 13 Yahudi inancına göre mistik bir rakamdır. | Open Subtitles | سيندي كما تعرفين الرقم 13 هو الرقم الباطني لدى المؤمن اليهودي |
Ama burada olma amacım bu değil. biliyorsun. | Open Subtitles | بالرغم من هذا فأنا لست هنا من أجل ذلك لست هنا من أجل ذلك كما تعرفين |
İş ve zevk aynı şeylerdir. biliyorsun bunu Honey. | Open Subtitles | العمل والسرورهما نفس الشيء كما تعرفين يا هوني |
Yani, eğer, tabi ki, Bilirsin, portre fotoğrafı istemezsen, di mi? | Open Subtitles | اقصد، مالم، بالتأكيد، كما تعرفين هل تريدين ان التقط لكِ صور؟ |
O şu idealist insanlardan biriydi, Bilirsin hani sürekli insanın aklını başına getirmeye çalışan farklı bir sürü meselenin içinde olan... | Open Subtitles | ..كما تعرفين ممن يريدونكِ أن تفعلي الخير من النوع الذي يحاول دوماً أن يجعلكِ رزيناً تكون ضمن من يفعلوا الخير وغيره |
Diğer Don Birnam. Bizden iki tane var, Bilirsin... | Open Subtitles | دون بيرنام الآخر هناك إثنان منا كما تعرفين |
Orada neredeyse kötümser olacaktım, Bilirsin. | Open Subtitles | يجب أن أعترف أننى كدت أفكر ببعض الأفكار السلبية هناك كما تعرفين |
Hâlâ büyük akşam yemekleri ya da balo gibi önemli günlerde kullanılır ve haftada bir gün, Bildiğiniz gibi, halka açılır. | Open Subtitles | مازالت تستخدم فى المناسبات الكبيرة مثل حفلات العشاء والحفلات الراقصة ومسموح بدخول العامة إلى هنا كما تعرفين , مرة فى الأسبوع |
Hâlâ büyük akşam yemekleri ya da balo gibi önemli günlerde kullanılır ve haftada bir gün, Bildiğiniz gibi, halka açılır. | Open Subtitles | مازالت تستخدم فى المناسبات الكبيرة مثل حفلات العشاء والحفلات الراقصة ومسموح بدخول العامة إلى هنا كما تعرفين , مرة فى الأسبوع |
Bildiğin gibi, daha önceden Goa'uld'un hizmetindeydim. | Open Subtitles | كما تعرفين ، لقد كنت سابقا في خدمة ال جوؤولد |
senin de iyi Bildiğin gibi tedavi amaçlı da... kullanılabiliyor. | Open Subtitles | في الحقيقة لها عدد للاغراض الطبية, كما تعرفين جيداً. |
Biliyor musun, fecalistim hapiste olduğuna göre, bugün ne istersem onu yiyebilirim. | Open Subtitles | كما تعرفين بغياب رغبتي في الحمية يمكن أن أتناول ما أريد اليوم |
Anlarsın ya, büyütmek istediğin ölçüler falan... | Open Subtitles | لجسمك , كما تعرفين أيّ شيء ربما تريدين زيادته |
Bizi bundan çekip almak size bağlı, Biliyorsunuz. | Open Subtitles | الأمر يعود إليكِ , كما تعرفين لتخلصينا من الحزن |