Ama sizi temin ederim, kesinlikle güvende. Her şey planladığım gibi. | Open Subtitles | لكنّي أؤكد لكم أنّها في مأمن، الأمر كما خططت له تماماً |
Her şey planladığım gibi gidiyordu kafamı karıştıran önemli bir şeyi saymazsak. | TED | وكان يسير كل شيء كما خططت له، إلا أنني كنت في حيرة بشأن أمر مهم. |
Bakın, planladığım gibi gitmediğini biliyorum ama elimde değildi. | Open Subtitles | أعلم أن الأمر لم يجري كما خططت له لكن لا أستطيع |
Alo? Konsolos Han, planlandığı gibi Çin fuarına gitmeni istiyorum. | Open Subtitles | ايها السفير اريدك ان تذهب الى الحى الصينى كما خططت |
-Aynı senin planladığın gibi. -Hayır. Lex,hayır. | Open Subtitles | كما خططت بالتمام لا ليكس لا لقد كانوا والداي |
Birinci kattaki çıkışı planladığım gibi onarmak istiyorum. | Open Subtitles | أود أن يتم وضع الفتحه في الطابق الأول كما خططت لها |
Tamam yaz tatili tam olarak planladığım gibi geçmedi ama sonunda, her şey olumlu yönde sonuçlandı. | Open Subtitles | حسناً الصيف لم يسير كما خططت له لكن في النهاية الأمور على خير ما يرام |
planladığım gibi ona bir şey olmadı! Ona ne kadar vereceğimi bilmiyorum mu sandın? | Open Subtitles | إنّه بخير، كما خططت تماماً ألا تعتقد أنني أعرف تماماً مقدار ما أعطيته؟ |
Tamam, bak, planladığım gibi gitmedi biliyorum, ama şu ödül törenindeki konuşma için hazırlanıyorum, ve bana güven... her şeyi anlatacağım: | Open Subtitles | حسناً , انظري , أعرف أنها لم تكن كما خططت لها لكنني أعمل في الخطاب للوليمة و ثقي بي |
Şükranlarımızı sunacağız ve geceyi atlatacağız tam planladığım gibi. Onlara bunu verebiliriz. | Open Subtitles | سنقدم الشكر, وننهي الليلة كما خططت لها, يمكننا إعطاؤهم هذا. |
Tıpkı planladığım gibi, kendi sebep olduğu saldırı nedeniyle senden özür dilemek için seni tekrar görmek isteyecek. | Open Subtitles | ستبحث عنك لتعتذر إليك على ما اعتبرته اعتداءً فتسببت فيه كما خططت. |
Operasyon planladığım gibi gitmezse anlatacağınız hikâye bu. | Open Subtitles | هذه القصة التي سيكون عليك قولها ان لم تتم هذه العملية كما خططت لها |
İşler planladığım gibi gitmedi Manda. | Open Subtitles | لم تسير الخطة كما خططت لها يا موزى |
İşlerin planladığım gibi yolunda gitmediğini mi diyeyim? | Open Subtitles | أن الأمور لم تسِر كما خططت لها؟ |
Pek planladığım gibi gitmedi ama... | Open Subtitles | ...... حسنا الامور لم تجري كما خططت لها لكن |
Yakında beraber olacağız. Aynen planladığım gibi. | Open Subtitles | قريباً سنكون معاً تماماً كما خططت |
Her şey yolunda gidiyor ve ben de planladığım gibi devam edeceğim. | Open Subtitles | العرض مستمر وسأكمله كما خططت له |
planlandığı gibi olmasa da başardık. | Open Subtitles | وهذا هو الدليل. مارتي لقد نجحنا ليس كما خططت بالضبط ولكن لا يهم. |
Tamam, işler planlandığı gibi yürümedi, ama eve gidip yeniden gruplaşıp yarın onlara sert vuracağız. | Open Subtitles | حسنا، أعترف أن الأشياء لم تسر كما خططت لها سوف نذهب للبيت ونستجمع قوانا ونضربهم غدا |
İşler planladığın gibi gitmiyor mu, Profesör? | Open Subtitles | الأمور لا تسير كما خططت لها أليس كذلك بروفيسور ؟ |
Tıpkı planladığın, tıpkı istediğin gibi seçim yapacağız. | Open Subtitles | و سنؤجل الإنتخابات, تماماً كما خططت, تماماً كما تريد |
Tam olarak planladığın şekilde olacak. | Open Subtitles | سيحدث الأمر كما خططت تماماً |
Bu tüm yüksek lisans olayı tam olarak planladığım şekilde gitmiyor. | Open Subtitles | أجل ، هذه المرحلة ما بعد التخرج لم تحدث كما خططت لها |