Daha önce de dediğim gibi bölgenin ihtiyaçlarını giderecek kaynaklarımız yok. | Open Subtitles | كما قلت من قبل نحن نفتقر إلى الموارد البشرية اللازمة لتنفيذ الإصلاحات التي تطلبها المنطقة التربوية. |
Daha önce de dediğim gibi, onu arıyoruz. | Open Subtitles | كما قلت من قبل نـحـن نـبـحـث عـنـهـا كـنت أتسـاءل فـقـط |
Daha önce söylediğim gibi, bu mülk henüz satış listesine girmedi. | Open Subtitles | والآن كما قلت من قبل, هذا العقار لم يسجّل بعد حتّى |
Daha önce söylediğim gibi, çözüm burada. Tam olarak hayal ettiğiniz gibi olmasa da. | Open Subtitles | كما قلت من قبل ان العلاج هنا لكن ليس كما تتخيل |
Daha önce de söylediğim gibi kafayı yemiş, diğerlerini öldürüp, uzayda yürüyüşe çıkmış. | Open Subtitles | كما قلت من قبل قام بحركات مجنونة قتل الباقي ثم تمشى في الفضاء |
Tabii ki Daha önce de söylediğim gibi savaştan beri Hartmann'ı görmedim. | Open Subtitles | بالطبع أيها المفتش كما قلت من قبل اٍننى لم أرى هارتمان منذ الحرب |
Daha önce dediğim gibi, ona göre her şey Mısır için oldu. | Open Subtitles | كما قلت من قبل, بعقله كان كل شيء دائماً عن مصر |
Daha öncede söylediğim gibi, beyinleri bir fındık kadardır. | Open Subtitles | كما قلت من قبل إنه لديه دماغ قيس حبة الجوز |
Daha önce de dediğim gibi, altta yatan sorunu bulmak için bunları halletmemiz gerek. | Open Subtitles | الأمر فقط , كما قلت من قبل , علينا أن نفك تشابكهم للعثور على المشكلة الأساسية الحقيقية |
Evet, şey, Daha önce de dediğim gibi, cerrahım var. | Open Subtitles | نعم, حسناً, كما قلت من قبل لدي جرّاح |
Evet, şey, Daha önce de dediğim gibi, cerrahım var. | Open Subtitles | نعم, حسناً, كما قلت من قبل لدي جرّاح |
Bu balayına gitmeyi ne kadar istediğini biliyorum, ama Daha önce de dediğim gibi, başka bir ülkeye uçarak gitmek bebek için iyi olmaz diye düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف كم كنت تودّ الذهاب في شهر العسل هذا... ولكن كما قلت من قبل... ... |
Daha önce söylediğim gibi, planımıza kendi seçimimiz olan bir zamanda başlayacağız. | Open Subtitles | كما قلت من قبل, سنبدأ بخططنا في وقت نحدده |
Ancak Daha önce söylediğim gibi, biri için iyi haber olan şey diğeri için kötü haber olabiliyor. | Open Subtitles | ولكن كما قلت من قبل مصائب قوم عند قوم فوائدُ |
Daha önce söylediğim gibi vücuttravması tepki daha fazla kemik büyüyen . | Open Subtitles | كما قلت من قبل, الجسد يتفاعل مع الصدمة عن طريق بناء المزيد من العظم |
Daha önce de söylediğim gibi, evlatlarımızı, hayatlarımızı feda etmeye devam edeceğiz. | Open Subtitles | و كما قلت من قبل سنهب أولادنا و سنهب حياتنا |
Bir fark yaratmayacağına eminim ama Daha önce de söylediğim gibi bu, bir yerlere bağlamak zorunda olduğum açık uçlardan biri işte. | Open Subtitles | لا يشكل هذا فرق بالطبع لكن كما قلت من قبل إنها الثغرة التي |
Daha önce de söylediğim gibi, şu an herhangi bir ayrıntı verebilecek durumda değilim. | Open Subtitles | كما قلت من قبل لست قادرة، على كشف أي تفاصيل بالوقت الحالي وماذا عن المخبر؟ |
Daha önce dediğim gibi, seni meslektaşı olarak görmüyor bu da onu zorluyor. | Open Subtitles | كما قلت من قبل إنها لا تراك شريكاً أجبريها على ذلك |
Daha önce dediğim gibi depremler hafif bir kutup kaymasının sonucundan başka bir şey değil... | Open Subtitles | ... كما قلت من قبل ... أن الزلزال نتيجة تغير قطبي بسيط ، ليس أكثر ... |
Daha öncede söylediğim gibi, beyinleri bir fındık kadardır. | Open Subtitles | كما قلت من قبل لديه دماغ بحجم حبة الجوز |
Ama önceden dediğim gibi itici güçle ilgili bir sürü sorun var. | Open Subtitles | ولكن كما قلت من قبل الكثير من المشاكل مع الدفع |