Şimdi ise BBC'ye editör olarak atandı. | Open Subtitles | تم تكليفها للتو كمحررة في هيئة الإذاعة البريطانية |
Sen de yazarıyla yatan editör olarak tanınmak için çok zekisin. | Open Subtitles | وأنتِ ذكية لتعرفي كمحررة التي تنام مع مؤلفها |
Hannah Green mezun olduktan sonra editör yardımcısı olmaya karar verdi. | Open Subtitles | هانا جريين) قررت أن تأخذ) ... موقعا كمحررة صغيرة عندما تتخرج |
Bir Japon hukuk şirketinde kopya editörü olarak çalışacağım. | Open Subtitles | حصلت على عمل كمحررة نسخ في شركة محاماة يابانية |
Edebi günlüğün editörü olarak çok meşgul ve ulaşılması imkansız. | Open Subtitles | كمحررة فى مدونة أدبية إنها مشغولة وصعب العثور عليها |
Haber editörü olarak bundan memnun olmayabilirsin ama bir işe ihtiyacın var. | Open Subtitles | لن تكونى سعيده كمحررة اخبار ولكنك تحتاجين للعمل |
- Hala editör müsün? | Open Subtitles | هل لا تزالين تعملين كمحررة ؟ |
editör olarak pozisyonumu hafife aldığını düşünüyorum. | Open Subtitles | وتضعف مكانتي كمحررة |
Stacy Groom. Myrtle Yayınlarında basım editörü olarak çalışıyorum. | Open Subtitles | ستايسي غروم أنا أعمل كمحررة في ميرتل للنشر |
Aramızdan Lisa Luder Vogue'de moda editörü olarak... ülkenin modasının belirlenmesine yardım ediyor. | Open Subtitles | زميلتنا "ليزا لودر" تساعد بتطوير طراز الأزياء في البلد وتعمل كمحررة في مجلة "فوغ" |
editörü olarak çok heyecanlandım, ama kız arkadaşı olarak zamanlamaya dikkat etmekten kendimi alamıyorum. | Open Subtitles | ... أجل, كمحررة, من الواضح اني سعيدة ولكن كحبيبته, لاحظت التوقيت |
Yayın hayatıma bir süpermarket gazetesinde kanser editörü olarak başlamıştım. | Open Subtitles | لقد بدأت كمحررة لأخبار السرطان |
Gazetenin editörü olarak kaynaklarınız benden iyi Bay Roundbottom. | Open Subtitles | لديك مصادر أكثر مني كمحررة للصحيفة يا سيد "راوندبوتوم". |