Küçük bir macera gibi. Daha önce hiç bir silahla ateş etmedim. | Open Subtitles | إنها كمغامرة صغيرة لم أستخدم سلاحاً من قبل |
Bunu bir macera gibi düşün, aynı kitaplarında olduğu gibi... | Open Subtitles | اعتبرها كمغامرة كإحدى المغامرات في أحد كتبك |
Gayzerler gibi görülmeye değer her şeyi gördük, Badland'de durduk . Burayı diğer yerlere kıyasla bir macera olarak hatırlıyorum. | TED | شاهدنا كل المناظر، مثل الينابيع وتوقفنا عند الأراضي الوعرة، ولكن أكثر من الأماكن، فأنا أتذكر هذا كمغامرة. |
Bu takımlar, genelde, bilimi, hedefi olan bir macera olarak gören insanlardan oluşuyor. | TED | حسنا, هم عادة يتشكلون من أشخاص ينظرون إلى العلم كمغامرة ذات هدف |
Bi tür macera gibi düşün Chili'ye gittin mi hiç ? | Open Subtitles | أنا أفكر ب(تشيلي) تبدو كمغامرة ,لا أعلم. هل ذهبت إلى (تشيلي؟ ) |
Kulağa macera gibi geliyor. | Open Subtitles | هذا يبدو كمغامرة لنفعلها |
Büyük ihtimalle "Bu bir macera!" gibi bir şey söylüyorlardır. | Open Subtitles | ـ لابد أنهم رأوها كمغامرة ! |
Bu taşınmayı bir macera olarak düşün, tıpkı kitaplarındaki gibi. | Open Subtitles | اعتبرها كمغامرة كإحدى المغامرات في أحد كتبك |
Eğer Jeff ve Britta'nın arkadaşı olsaydın ilişkilerini macera olarak görürdün. | Open Subtitles | إذا كنت صديقاً لـ(جيف) و (بريتا) يجب أن ترا علاقتهما, كمغامرة |
Jess, Jess, Jess, bunu bir macera olarak düşün. | Open Subtitles | جيس، جيس، جيس فكري بها كمغامرة |
Bu işleri bir macera olarak görmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول أن أرى هذا الأمر كمغامرة |
Bunu o güzel anılarınızda hoş bir macera olarak hatırlayacaksınız! | Open Subtitles | أنت سَتَتذكّرُ هذه كمغامرة! |