Onu rakip olarak değil bir insan olarak gördüm o beni daha iyi bir oyuncu yapıyor ben de onu. | Open Subtitles | نظرت إليه ليس كمنافس ولكن كشخص يجعلني لاعب أفضل وأنا أجعله لاعب أفضل |
Kenzi. Kenzi. seni potansiyel rakip olarak görüyorum. | Open Subtitles | كينزي - كينزي ، رأيتكما كمنافس مُحتمل |
O zaman bir rakip olarak gördüm. | Open Subtitles | انها دائما كانت تراك كمنافس |
Kendi menajerim benimle rekabet etsin diye ülkeye Kübalı oyuncu getiriyor. | Open Subtitles | وكيلي الخاص يهرب كوبي كمنافس |
Fazla rekabet diye bir şey yoktur. | Open Subtitles | ليسَ هناكَ شئ كمنافس شديد |
Görünüşe göre Balsille bu adamı rakip olarak görüyormuş. | Open Subtitles | ومن الواضح، أن (بالسيل) عامل الرجل كمنافس. |
Hep bir rekabet olarak gördün. | Open Subtitles | فقط عاملتني كمنافس |