Ama çöplüğün bir yere yapılması gerekliydi ve vatandaş olarak sorumlulukları vardı. | TED | ولكن يجب التخلص منها في مكانٍ ما وكان لديهم شعور بالمسؤولية كمواطنين. |
Amerikalı başka hiçbir grup vatandaş olarak tanınmak için bir göçmen gibi davranmak zorunda kalmadı. | TED | لا توجد أي مجموعة أخرى من الأمريكيين اضطرت للتصرف كمهاجرين من أجل أن يتم الاعتراف بهم كمواطنين. |
Sadık vatandaşlar olarak, evimize götürdüğümüz maaşlarımızı kabul ediyoruz kesintilerin çoğunu anlıyoruz ve hatta bir seviyeye kadar kesintileri bekliyoruz bile. | Open Subtitles | كمواطنين مخلصين، نتقبل صافي الراتب نفهم لمَ يُخصم من الراتب وأيضًا نتقبل ما يجري |
Biz vatandaşlar olarak o "Büyük Deney"i geliştirmek için neler yapabiliriz? | Open Subtitles | ما الذي نستطيع فعله كمواطنين لتطوير تلك التجربة؟ |
Belki farkında değilsiniz ama bu adamı yakaladığımızda vatandaşlık görevinizi yapmış olacaksınız. | Open Subtitles | قد لاتدركوا الأمر, ولكن,عندما يتم القبض على هذا الرجل, تكونوا قد أديتم واجبكم كمواطنين تجاه مجتمعكم, |
Biz, dünya vatandaşı olarak, şu an dünyadaki bu büyük pozitif değişimi hızlandırmak için eşsiz bir fırsata sahibiz. | TED | نحن كمواطنين عالميين لدينا الآن فرصة فريدة للإسراع بالتغير الإيجابي على نطاق واسع حول العالم. |
Bu ülkenin vatandaşları olarak sizlerin sorumluluğu, sizden alınan özgürlüklerin tekrar geri verilmesini talep etmektir. | Open Subtitles | إنها مسؤوليتكم كمواطنين لهذا البلد أن تطالبوا بالحريات التي أخذت منكم |
vatandaş olarak çözülebilir, vatandaş olarak, TEDandaş olarak. | TED | أنها قابلة للحل بالتصرف كمواطنين، بالتصرف كمواطنين, بالتصرف كاعضاء `تيد` |
Bu vatandaş olarak görevimizdi. Bu hükümetin istediği bir şey. | Open Subtitles | هذا واجبنا كمواطنين هذه شىء تريده الحكومة |
Mantıksız yada değil, bizim bir vatandaş olarak tapınağa ve dövüşçülerine ikramda bulunmamız lazım. | Open Subtitles | هراء أو لا، إنه جيد لنا كمواطنين هنا لنقدم شيئاً للمعبد و مقاتليه |
Bugün buraya, sıradan, orta gelirli bir vatandaş olarak geldiniz ama içinizden birisi, benim kadar zengin olarak ayrılabilir buradan. | Open Subtitles | لقد أتيتم هنا اليوم كمواطنين عاديين، متوسطين، لكن واحد منكم قد يغادر من هنا غنيٌ مثلي. |
Ve istediğini yapabilirsin... vatandaş olarak, ajan değil. | Open Subtitles | ويمكنكما فعلُ ما تريدانِ هنا ولكن كمواطنين لا كعملاء فيدراليين |
Bu, öne çıkıyor çünkü Amerikan tarihinde ilk kez, Amerika vatandaşlarının, zaten vatandaş olmalarına rağmen vatandaş olarak görülmeleri için doğdukları topraklardan kaçmak zorundalardı. | TED | وقد برزت لكونها المرة الأولى في التاريخ الأمريكي التى اضطر فيها المواطنون الأمريكيون للهروب من موطنهم الأصلي لمجرد رغبتهم في أن يتم الاعتراف بهم كمواطنين عاديين. |
Özgür vatandaşlar olarak, imparatora olan sadakatinizi kanıtlamanız gerek. | Open Subtitles | كمواطنين أحرار، لديك الآن الإمتياز لإثبات ولائكم للإمبراطورية. |
ve eğer istemiyorsak, vatandaşlar olarak, nasıl bir işlem yapalım daha aklı başında bir tartışma yapabilmek için? | Open Subtitles | وإذا لم يكن كذلك فنحن كمواطنين ماذا نفعل حيال خوض نقاشات أكثر عقلانية؟ |
Küreselleşmiş bir dünyada yozlaşma... ...kelimenin tam anlamıyla kürsel bir iştir... ...ve bunun küresel vatandaşlar olarak... ...hepimizin desteklediği ve ittiği küresel çözümlere... ...ihtiyacı vardır. | TED | في عالم معولم، الفساد مشروع تجاري معولم حقاً، وتحتاج حلولاً عالمية، أيد ودفعت من قبل لنا جميعا، كمواطنين عالميين، الحق هنا. |
İyi vatandaşlar olarak sahilleri temizliyoruz ve hayır, o alkol almıyor, alıyorsa da ben vermedim. | TED | و كمواطنين صالحين، قمنا بتنظيف الشواطئ -- وهنا هو لا يشرب الكحول، وإن كان كذلك، فأنا لم أعطه ذلك. |
Ve korkarım biz vatandaşlar olarak -ki bence bu konuda en önemli husus- üzerimize düşeni yapmazsak o zaman haklısınız. | TED | وأخشى إن لم، كمواطنين... ونحن، في رأي، أهم أعمدة هذا البناء... إذا لم نقم بدورنا، فأنتِ على حق. |
Hiçbirimiz vatandaşlık görevlerimizi unutmadığımız sürece kimse despotluktan ırak özgürlüğümüzü ve gücümüzü elimizden alamaz. | Open Subtitles | نحن أقوياء وأحرار من الإستبداد طالما كل واحد منا يتذكر هو أو هي بواجبه.. كمواطنين |
Hiçbirimiz vatandaşlık görevlerimizi unutmadığımız sürece kimse despotluktan ırak özgürlüğümüzü ve gücümüzü elimizden alamaz. | Open Subtitles | نحن أقوياء وأحرار من الإستبداد طالما كل واحد منا يتذكر هو أو هي بواجبه.. كمواطنين |
Ve günlük yaşamımızdaki tutumlarımızı değiştirdiğimiz zaman bazen vatandaşlık kısmını ve demokrasi kısmını atlıyoruz. Bu konuda iyimser olabilmek adına, demokraside inanılmaz derecede aktif vatandaşlara dönüşmek zorundayız. | TED | فعندما نغير سلوكنا في الحياة اليومية أحياناً نغفل عن الجزء الخاص بالمواطنة والجزء الخاص بالديمقراطية. ولكي نصبح متفائلين بهذا الشأن يجب أن يكون نشاطنا هائل كمواطنين في ديمقراطيتنا |
Dünya vatandaşı olarak görevlerimiz olduğunu bilmemiz gerekiyor. İnsanların eğitimi ile ilgilenmemiz | TED | ينبغي ان نعرف أن علينا مسئولية كمواطنين عالميين في هذا الكون. ينبغي ان ننظر لتعليم |
Geri kalanı Aki gibi Amerikan vatandaşı olarak doğmuştu. | TED | والباقيين وُلدوا كمواطنين أمريكيين مثل"آكي" |
Yetişkinler, hadi çocuklarımızı geleceğin vatandaşları olarak düşünmeyi bırakalım ve yerine, onları bugünün vatandaşları olarak değerlendirmeye başlayalım. | TED | لذا، أيّها البالغون، دعونا نتوقف عن التفكير بأطفالنا كمواطنين مستقبليين وعوضًا عن ذلك، لنبدأ تقديرهم لما هم عليه اليوم. |