Dr. Chilton, akıl hastanelerinde tecrübesi olan bir hemşireyi işe aldı fakat bir çalışan olarak değil. | Open Subtitles | الدكتور تشيلتون عيّن ممرضًا لديه خبرة في المستشفيات العقلية لكن ليس كموظف |
Dr. Chilton, akıl hastanelerinde tecrübesi olan bir hemşireyi işe aldı fakat bir çalışan olarak değil. | Open Subtitles | الدكتور تشيلتون عيّن ممرضًا لديه خبرة في المستشفيات العقلية لكن ليس كموظف |
Bunun yerine, Chuck'ı yeni çalışan olarak oraya yollayacağız. | Open Subtitles | "بالمقابل ، سنرسل "تشاك" كموظف جديد إلى "إي أر |
Üç senelik Burger Shack çalışanı olarak, eğer öğrendiğim bir tek şey varsa, o da Beyaz Kale'yi çok sevseniz dahi, oradaki hamburgerlerin iyi olmayacağıdır. | Open Subtitles | كموظف في كوخ البرجر لـ سنوات الماضية لقد تعلمت شيئاً واحداً وهو إذا كنت تشتهي قلعة بيضاء البرغر هنا لا يختلف عنه |
Ama bir kamu görevlisi olarak görevimi bırakmıştım. | Open Subtitles | لكن كموظف حكومي، وأنا كانت مهجورة في واجباتي. |
Bir patent ofisinde memur olarak çalışırken Almanya'nın önde gelen fizik dergilerinin birinde dört makalesi yayınlandı. | Open Subtitles | فبينما كان يعمل كموظف في مكتب تراخيص نشرت له اربع بحوث في مجلة المانية متخصصة في الفيزياء |
Bir devlet memuru olarak, kanunun, elimizdeki tek şey olduğuna inanırım. | Open Subtitles | كموظف حكومي انا اؤمن ان القانون كل ما نملك |
Washington'a geldiğimde de genç bir çalışan olarak devam ettim, Illinois'ten "Uzun zamandır beklenen... ...değişim bu seçim ile Amerika'ya geldi." nidasını duyan genç bir çalışan olarak. | TED | لقد صمدت حينما حضرت إلى واشنطن كموظف شاب، سمع صوتًا من "إلينوى" ينادي، ويقول "لقد مضى وقتًا طويلًا، ولكن في هذه الانتخابات، سيحدث تغيير في أمريكا". |
Üç senelik Burger Shack çalışanı olarak, eğer öğrendiğim bir tek şey varsa, o da Beyaz Kale'yi çok sevseniz dahi, oradaki hamburgerlerin iyi olmayacağıdır. | Open Subtitles | كموظف في كوخ البرجر لـ سنوات الماضية لقد تعلمت شيئاً واحداً وهو إذا كنت تشتهي قلعة بيضاء البرغر هنا لا يختلف عنه |
Eğer ben, bir devlet çalışanı olarak okuma materyalini reddedersem... | Open Subtitles | إذا قمت أنا كموظف حكومي بمنعه من وسائل القراءة |
Yemek şirketinin çalışanı olarak içeri girmiş. | Open Subtitles | .لقد كان شخصاً قد دخل كموظف في خدمة الطعام |
Ama bir kamu görevlisi olarak görevimi bırakmıştım. | Open Subtitles | لكن كموظف حكومي، كنت مهمل لواجباتي.. |
Ama bir patent görevlisi olarak kendime bu cihazın vaadini yerine getirip getiremeyeceğini sormalıyım. | Open Subtitles | كموظف براءة إختراعات يجب ان اسال نفسي اذا كان هذا الجهاز بأمكانه القيام حقا بهذه الوظيفة! |
Özel kamu görevlisi olarak çalışma uzağa, | Open Subtitles | العمل بعيدا كموظف حكومي مخصص |
Ben zaten memur olarak hizmet veriyorum. | Open Subtitles | -نحتاج مساعدة -أقدّم خدماتي بالفعل كموظف مكتبيّ، مفهوم؟ |
Ama birinin, cinayete meyilli bir manyak ya da bir palyaçonun yardımcısı olarak değil de mütevazi bir devlet memuru olarak daha çok saygı gördüğünü fark edeceksin. | Open Subtitles | ولكن ستجد أن المرء يلقى احتراماً أكثر كموظف حكومي متواضع، منه وهو مجرم أو مساعد مهرّج. |