"كنتُ قلقة" - Traduction Arabe en Turc

    • merak ettim
        
    • Endişelenmiştim
        
    • Çok endişelendim
        
    • endişeliydim
        
    • endişeleniyordum
        
    • için çok endişelendim
        
    Kendisi tatile çıkarken bana da izin verdi geçen hafta ondan haber alamayınca merak ettim. Open Subtitles لقد سَمح لي بأن أحظى بعطلتي عندمـا طلب الرحيـل كنتُ قلقة جداً عندمـا لم أسمع منـه الإسبوع المـاضي
    Seni merak ettim. Başına bir şey gelmiş olabilirdi. Open Subtitles كنتُ قلقة كان يمكن أن يحدث لك شيء
    Çok Endişelenmiştim! Çok teşekkür ederim! Open Subtitles لقد قبضت عليها, لقد كنتُ قلقة جداً شكراً لك, شكراً لك
    Bu seferlik söyledim, çünkü Endişelenmiştim. Kendini soyutluyorsun. Open Subtitles كذبتُ في هذه المرّة الوحيدة لأنني كنتُ قلقة أن تعزل نفسك
    Oh, Tanrım. Senin için Çok endişelendim. İyi misin? Open Subtitles يا إلهي، كنتُ قلقة جداً عليك، أأنتّ بخير ؟
    Onu eve getirdiğimde çok endişeliydim. Open Subtitles كنتُ قلقة للغاية عندما جلبتها إلى المنزل.
    Kaza sırasında zarar görmüş olabileceğinden endişeleniyordum. Open Subtitles كنتُ قلقة من تعرّضها للتلف خلال الحادث
    - Seni çok merak ettim. Telefonunu açmıyorsun. Open Subtitles لقد كنتُ قلقة بشأنك، إنّك لم ترد.
    Geçen gece nerede olduğunu merak ettim. Open Subtitles لقد كنتُ قلقة عندما ذهبتِ بالأمس
    Seni çok merak ettim. Open Subtitles كنتُ قلقة عليك.
    -Canım Çok merak ettim seni Open Subtitles يا إلهي، لقد كنتُ قلقة للغاية
    - Tamam. Seni merak ettim. Open Subtitles لقد كنتُ قلقة عليكِ مالخطبّ؟
    Arkadaşımı aramadığında çok Endişelenmiştim. Open Subtitles لقد كنتُ قلقة للغاية عندما لم تتصلي بي يا صديقتي.
    Ben de tam bu tarz bir şey söylersin diye Endişelenmiştim. Open Subtitles لقد كنتُ قلقة أن تقول شيء مثل هذا بالضبط؟
    Dışarıdaki kızım için Endişelenmiştim. Open Subtitles كنتُ قلقة حيال ابنتي الصغيرة خارجاً
    Bizi terk edeceksin diye Çok endişelendim. Open Subtitles كنتُ قلقة للغاية, أوشكتَ على الرحيل عنّا
    Bilim bölümüne gittiğinde senin için Çok endişelendim. Open Subtitles كنتُ قلقة من أجلكِ حقاٌ عندما ذهبتي إلى جناح العلوم
    - Senin için Çok endişelendim. - Ve seni özledim. Open Subtitles كنتُ قلقة عليكَ ، و أشتقتُ إليكَ.
    En başta sadece rekabet için endişeliydim. Open Subtitles آه، في البداية، كنتُ قلقة بشأنْ المنافسة فحسب.
    Sizi geldim. Çünkü Justin'in durumu hakkında endişeliydim. Şimdi, bu Justin'e nasıl yardım edecek? Open Subtitles أتيتك لأنّني كنتُ قلقة بشأن (جستن) فكيف يساعد هذا (جستن) الآن؟
    Senin için endişeleniyordum ve endişelenmekte haklıydım da. Open Subtitles لقد كنتُ قلقة عليكي، وكان قلقي صواب.
    Çocuklarım için endişeleniyordum. Open Subtitles لقد كنتُ قلقة بشأن أبنائي.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus