"كنتِ تحبين" - Traduction Arabe en Turc

• seviyorsan
• severdin
• çok sevdiğini
• hoşlanıyorsan
• kadar çok isteseydin

Boka ve domuz kanına bulaşmış caddeleri seviyorsan tam senlik şehir.
إذا كنتِ تحبين الشوارع المغطاة بالوحل ودم الخنازير، فهي المدينة المنشودة

Birini seviyorsan, serbest olmasına izin verirsin.
إن كنتِ تحبين شخصاً ما فلا بد أن تتركيه لكي يكون حراً

Bir adamı gerçekten seviyorsan, cevabın şöyle olmalı:
انا أعنى, اذا كنتِ تحبين هذا الرجل فعلاً :إذا ستكون الإجابة

Çocukken ebelemece oynamayı çok severdin.
كنتِ تحبين لعب لعبة المطاردة عندما كنتِ طفلة.

Senenin bu zamanlarını çok severdin.
لقد كنتِ تحبين هذا الوقت من السنة.

Muzlu dondurmayı ne kadar çok sevdiğini hatırlıyorum.
أتذكر كيف كنتِ تحبين موزهم بالقشدة المجمدة

Annem yemek yaparken izlemeyi çok sevdiğini biliyorum. Hadi.
أعلم أنكِ كنتِ تحبين فعل ذلك عندما كانت أمي تطبخ

Bence eğer bu adamdan gerçekten hoşlanıyorsan tamamen dürüst olmalısın.
برأيي إن كنتِ تحبين هذا الرجل حقاً عليكِ أن تكونين صريحةً فحسب

O kadar çok isteseydin bir makarnacının yanında çalışabilirdin.
بإمكانكِ العمل في متجر حلويات إن كنتِ تحبين عمل ذلك

Ya çok para kazanmayacağın bir şeyi yapmayı seviyorsan?
ماذا إن كنتِ تحبين فعل شيء، حيث لن تستطيعي فيه الحصول على الكثير من المال؟

Drama seviyorsan doğru yere geldin.
أذا كنتِ تحبين المصائب فأنتِ بالمكان المناسب.

Eğer çocukları bu kadar seviyorsan neden onların peşinden gitmedin?
إن كنتِ تحبين الأطفال كثيرًا لما لا تسعين خلفهم؟

1000 wonu o kadar seviyorsan, gideyim de onu senin için elli bin wona bozdurayım.
إذا كنتِ تحبين ورقة الـ 1000 " وون " لهذه الدرجة " فسأذهب وأغيرها لكِ بخمسين ورقة من فئة الـ 1000 " وون

İçimizden birini bile seviyorsan Liam'ı bırakırsın, kız arkadaşını alırsın ve arabanıza atlayıp gider, bir daha da geri gelmezsiniz.
إذا كنتِ تحبين أي فرد منا بأي طريقة سوف تتركين "ليام" و تأخذين صديقتك الحميمة و تركبون شاحنتكم و لا تعودون أبداً

Bak, eğer ki seviyorsan serbest bırak.
آنظري، إذا كنتِ تحبين شئ فأطلقي سراحه.

Küçüklüğünden beri şekerlemeleri severdin.
كنتِ تحبين الحلوى منذ أنت كنت صغير

Babanim evine gitmeyi severdin.
كنتِ تحبين الذهاب إلى منزل والدكِ

Bana bakmak için uçmayı bıraktın ve ben bunu ne kadar çok sevdiğini biliyorum.
لقد تخليتِ عن الطيران لتعتني بي أعرف كم كنتِ تحبين الطيران

Meyan kökünü ne kadar çok sevdiğini hatırlıyor musun?
أتذكرين كم كنتِ تحبين السوس؟

Bu tür şeylerden hoşlanıyorsan, büyük, güçlü ve mükemmel.
حسناً , إذا كنتِ تحبين تلك الأشياء كبير وبني وممتاز