Merak ediyordum da, yarınki öğle yemeği aramı birkaç saat uzatabilir miyim? | Open Subtitles | كنت أتساءل إذا كان بإمكاني أخذ ساعتين إضافيتين من استراحتي للغداء غداً. |
İtiraf etmeliyim ki, gerçek olup olmadığınızı Merak ediyordum. | Open Subtitles | يجب أن أخبرك لقد كنت أتساءل إذا كنتَ حتى حقيقياً أم لا |
Tanışır mıyız diye Merak ediyordum. | Open Subtitles | كنت أتساءل إذا كنا من أي وقت مضى كسر الجليد |
Size gönderdiğimiz tehdit mektubunu okuyabildiniz mi Merak ediyorum. | Open Subtitles | كنت أتساءل إذا ما قرأت الرسالة التحذيرية التي أرسلناها لك. |
Evet, biliyor musunuz, kendi plaklarımı yapmaya başladığımdan beri Merak ediyorum, Acaba ah, orijinallerim de benim olamaz mı? | Open Subtitles | أتعلم بما أني أنتج أسطواناتي كنت أتساءل إذا كنت أستطيع أن أملك النسخ الأصلية أيضاً |
Acaba onun yerine siz gelip sınıfa işinizi anlatır mısınız? | Open Subtitles | كنت أتساءل إذا كنت تود أن تحل محله وتتحدث للصف |
İçeri gelip bir şeyler çalamaz mısın diye merak etmiştim de? | Open Subtitles | لقد كنت أتساءل إذا ما أردت أن تأتي لتعزف شيئا بسيطاً؟ |
Temizlemecinin yakınlarından geçecek misin diye merak ettim. | Open Subtitles | كنت أتساءل إذا كنت ستكونين قريبة من المغسلة ، هذا كل ما في الأمر |
Kasabada kalabileceğimiz ucuz bir yer var mı diye soracaktım? | Open Subtitles | كنت أتساءل إذا أحدكم يعرف مكان رخيص. للبقاء في البلدة؟ |
Şeyi Merak ediyordum sen gerçekten porno kitapları mı yazıyorsun? | Open Subtitles | كنت أتساءل.. إذا كنت تكتب في علم البورنو.. |
Doğru, ben de normalde müdürün yapması gereken sahadaki bazı çalışmaları yapar mısın Merak ediyordum. | Open Subtitles | صحيح ، و كنت أتساءل إذا أمكنني إقناعك بأن تقوم ببعض العمل الميداني الذي يكون عادة على عاتق المشرف |
Dün gece evimi arayıp aramadığını Merak ediyordum. | Open Subtitles | كنت أتساءل إذا كنت اتصلت بمنزلي الليلة الماضية |
Ian O'Sullivan'la konuşabilir miyim diye Merak ediyordum.. | Open Subtitles | كنت أتساءل إذا كان بإمكاني التحدث إلى إيان سوليفان |
Merak ediyordum da vaktin varsa yarın kahve içelim mi? | Open Subtitles | كنت أتساءل إذا كان بالإمكان أن نلتقي لإحتساء القهوة غدا، إذا كان لديك الوقت. |
Bugün doğum uzmanıyla randevum var benimle gelip gelemeyeceğini Merak ediyordum. | Open Subtitles | ، لدي إجتماع مع أخصائية الخصوبة اليوم . و كنت أتساءل إذا كنت ترغب بالذهاب معي |
Bu genç kadının daha önce bu hattı arayıp aramadığını Merak ediyorum. Bunu bana söyleyebilir misiniz? | Open Subtitles | كنت أتساءل إذا كانت قد اتصلت بالخط الساخن هنا؟ |
Evet Dedektif? Ah, Nicole Hava ne kadar da güzel. Merak ediyorum da hep böyle ıIık devam edecek mi? | Open Subtitles | نيكول الطقس جميل كنت أتساءل إذا كان سيستمر |
Gerçekten benim oğlum olup olmadığını Merak ediyorum. | Open Subtitles | كنت أتساءل إذا كان ذلك إبني لقد فعلت حسنا |
Yoksa Washington'da olsaydım... normalde yapacağım işlerden biri de Teksas'ta... tüm güvenlik önlemlerini almak olacağı için mi Acaba? | Open Subtitles | كنت أتساءل إذا كان ذلك بسبب أن من واجباتى الروتينية إذا كنت في واشنطن كنت سأمر بتعزيزات أمنية إضافية في ولاية تكساس |
Acaba diyecektim küvette ona arkadaşlık eder misin? | Open Subtitles | لذا كنت أتساءل إذا ربّما يمكن أن تظلّ بصحبته في الحوض |
Bu pencereden evini görüp göremediğini merak ettim. | Open Subtitles | كنت أتساءل إذا إستطعت رؤية منزلك من تلك النافذة؟ |
Benimle bir içki içer misin diye soracaktım. | Open Subtitles | لقد كنت أتساءل إذا كنتي تحبين أن تأخذي شراب معي |