Biri İngiliz, diğeri Amerikalı Ve bir diğeri ise Kanadalı. | TED | واحدة بريطانية ، والأخرى أميركية والثالثة كندية. |
Birlikteliklerinden doğan küçük kız çocuğu, elbette ki Koreli, Alman, Fransız, Taylandlı, İskoç, Kanadalı ya da Amerikalı bile olmuyor, onun yerine bütün bu yerlerin harika ve sürekli evrilen bir karışımı oluyor. | TED | والفتاة الصغيرة التي تنشأ من اتحادهما بالطبع لن تكون كورية أو المانية أو فرنسية أو تايلاندية أو سكوتلانديه أو كندية أو حتى أمريكيه، ولكن ستكون خليطاً رائعاً دائم الارتقاء من جميع هذه الأماكن. |
Bakın... önemli olan, bayım, Kanadalı olmayı her şeyden fazla istiyorum. | Open Subtitles | الموضوع يا سيدى اننى اريد ان اصبح كندية اكثر من اى شىء. |
Bu kırmızı noktalar Amerikan eyaletleri ve mavi üçgenler Kanada eyaletleri. | TED | إن النقاط الحمراء هي ولايات أمريكية والمثلثات الزرقاء هي مقاطعات كندية |
Kanada pastırması sipariş ettiniz diye ödemeyi Kanada parasıyla ödemeye çalışmayın. | Open Subtitles | فقط بسبب انك كندي لا داعي لان تدفع لي نقودا" كندية |
Eklemlerinde hiç tüy yok Bu fotoğraf kurgulanmış. Ve plaka Kanada'nın değil. | Open Subtitles | هذه الصورة مفبركة ولوحة السيارة ليست كندية |
beni Meksika Körfezine çeken şeyi tam olarak anlatmaya çalışıyorum, çünkü Kanadalıyım, ve geçmişe ait bağlar çizemem. | TED | إن ما أحاول ان اشير اليه .. هو الامر ذاته الذي اعادني الى خليج المكسيك .. رغم اني كندية .. ولا يوجد ما يصلني " عرقياً " مع المنطقة |
Yakında eski Amerikalı Kanadalı olacağım. | Open Subtitles | انا فى طريقى لان اكون امريكية سابقا كندية حاليا. |
Bazen Kanadalı olur, o zaman çok hoş biridir. | Open Subtitles | أحياناً تكون كندية وبالتالي تكون لطيفة بعض الشيء. |
Bunu şimdi söylüyorsun, ama bütün gün ata binip, hayvan kürkü giyip, sonra da tutsak kız kostümü giymiş Kanadalı seksi bir figüranı görünce, onu yağmalamakta özgürsün. | Open Subtitles | أنت تقول هذا الآن. و لكن عندما تمتطي حصان طوال اليوم و أنت ترتدي فرو الحيوانات.. و ترى ممثلة كندية إضافية.. |
Tipik Kanadalı! İşte bunun yüzünden sizde kar topu var, bizde Hidrojen Bombası.. | Open Subtitles | شكوى كندية نموذجية ، لهذا لديكم كرات ثلج ولدينا القنبلة الهيدروجينية |
Kendisi Kanadalı ve "çalma" kelimesi orada "çalışmak ve kanunlara uymak" anlamına geliyor. | Open Subtitles | إنها كندية, والسرقة لديهم معناها العمل والإمتثال للقانون أليس كذلك؟ |
Annemin yanına taşındım, saçlarımı uzattım, Kanadalı bir pop starı oldum. | Open Subtitles | إنتقلت مع أمي قمت بتربيت شعري،وأصبحت مغينة بوب كندية |
Kanadalı, güzel bir takım elbise. | Open Subtitles | قل أننا ذهبنا لشراء حلّة ، وقد صادف أنك أمام حلّة جميلة ، حلّة كندية جميلة |
Dün çeyrek milyon doları Kanada parasına çevirttin. | Open Subtitles | لقد قمتِ البارحة بتحويل ربع مليون دولار إلى عملات كندية |
Sesimi tanıyacağınızı düşünmüştüm ama tabii ki artık Kanada aksanıyla konuşuyorum. | Open Subtitles | أعتقدت من أنكِ ستتعرفين على صوتي لكن بالتأكيد فإن نبرتي كندية الآن |
Doğru. İçinde 20 bin dolar ve senin için yepyeni bir Kanada kimliği bulacaksın. | Open Subtitles | هذا صحيح، ستجدين داخله عشرين ألف دولار وهوية كندية جديدة من أجلكِ. |
Eğer 1 dolara ölü bir Kanada taşımacılık şirketi almasaydık, illegal olurdu. | Open Subtitles | ذلك كان سيعتبر غير قانوني لو أننا لم نشترِ شركة شحن كندية بائدة بدولار واحد |
Kanada nakdi taşıyorum çünkü orada çok işim çıkıyor ve bankalara güvenmiyorum. | Open Subtitles | احمل نقود كندية لأنني اقوم بالكثير من الأعمال هناك و لا أثق بالبنوك. |
Kanada'lıyım, ve yedi kardeşin en küçüğüyüm. | TED | أنا كندية, و أنا أصغر أخواني السبعة. |
Felç geçiren ve poker oynamak için arkadaşlarıyla buluşan erkekler veya kahve içmek ya da eski günlerin hatrına hokey oynamak için. Ben Kanadalıyım sonuçta. (Kahkaha) Bu sosyal iletişim sayesinde ilaçtan daha iyi korunuyorlar. | TED | لماذا الرجال المصابون بالسكتة الذين يجتمعون دائماً للعب البوكر أو لشرب القهوة أو للعب الهوكي أنا كندية رغم كل شيء (ضحك) محميون بشكل أفضل بالتواصل الإجتماعي أكثر منه بالأدوية. |
Buralarda Canadian Tire mağazası bulunmaz mı? | Open Subtitles | هل تعرف إذا كان هناك أي إطارات كندية تبدو جميلة؟ |
Bu Fransızca konuşabilen bir Kanadalısınız demek oluyor. | Open Subtitles | -هذا يعني أنكِ كندية ،ليس فرنسية |