"كوبًا" - Traduction Arabe en Turc

    • bardak
        
    • fincan
        
    Şimdi de her gün güneş doğarken koca bir bardak kereviz suyu içiyorum ve ardından 90 dakika boyunca yoga yapıyorum. TED والآن، ومع شروق كل شمس، أشرب كوبًا كبيرًا من عصير الكرفس، وأتبع هذا بممارسة اليوغا لمدة 90 دقيقة.
    Bir dahaki sefere, bir bardak su içerken muhtemelen bir kuyruklu yıldızın ya da bir göktaşının suyunu içtiğinizi hatırlayın. Open Subtitles في المرّة القادمة التي تشربون فيها كوبًا من الماء، تذكّروا أنكم ربما تشربون عصير مذنّبٍ أو كويكب
    Ben aşağıdan bir bardak şarap alacağım. Open Subtitles أنا ذاهب لأحتسي كوبًا من النبيذ بالطابق السفلي
    Yemek yerine 20 fincan kahve ve iki paket sigara içerdi. Open Subtitles عوض ذلك كان يحتسي 20 كوبًا من القهوة ويشرب علبتي سجائر يوميًا
    Bana bir fincan kahve getirir misin tatlım? Open Subtitles عزيزتي،هلا أحضرتي لي كوبًا من القهوة رجاءًا؟
    Git bir bardak kahve al, işinin başına dön. Open Subtitles أحضر لنفسك كوبًا من القهوة وعد إلى العمل
    Eğer sizi uyuşturmak isteseydim benden şüphelenmemeniz için bir bardak da ben alırdım. Open Subtitles لو أردت أن أخدّركم، لأخذت كوبًا كبقيتكم لئلّا تشكّوا بي.
    Ücretsiz ikramlar! Büyük bir bardak hidrolik sıvısı ister misiniz? Open Subtitles مشروبات مجانية هل تريد كوبًا من مشروب المكسرات
    En eski kayıtlar bize tohumların çekildiğini ve mısır unu ile acı biber karıştırılarak bir içecek yapıldığını anlatıyor, yani bir bardak rahatlatıcı sıcak kakao yerine acı, canlandırıcı ve köpüklü bir karışım. TED تروي لنا السجلات القديمة أن الحبوب كانت تُطحن وتُمزَج مع دقيق الذرة والفلفل الحار لصنع الشراب ليس كوبًا من الشوكولاتة الساخنة للاسترخاء، ولكن مزيجًا مرًا منشطًا مكسوًا بالرغوة.
    "Gidip bir bardak kahve alacağım. Open Subtitles لقد قال سوف أحضر كوبًا من القهوة
    Susuzluktan ölecek olsan sana bir bardak su getirmez. Open Subtitles ذلك الشخص لن يعطيك كوبًا من الماء -حتى لو كنت ستموت من العطش -مالذي سيفعله لا يهمني
    - Bir bardak su almam sorun olur mu? Open Subtitles أتمانع إن شربتُ كوبًا من الماءٍ؟
    Bir bardak çay içer misin tatlım? Open Subtitles أتريد كوبًا من الشاي يا عزيزي؟
    Daha yeni bir bardak dolusu esrar içtin. Open Subtitles انتِ فقط شربتي كوبًا كامل من الأفيون
    Bir bardak çay içip anlaşmaya varalım. Open Subtitles دعنا فقط نحتسي كوبًا من الشاي و نتفاوض
    Bir bardak çay ısmarlayabilir miyim? Open Subtitles هل يمكنني أن أقدم لكِ كوبًا من... الشاي؟ لم أراكِ منذ وقت طويل.
    Hadi bir bardak çay içelim. Open Subtitles لنحتسي كوبًا من الشاي،
    Moira, bana bir bardak çay yapar mısın, lütfen? Olmaz. Open Subtitles -مويرا)، هلا أعددتِ ليّ كوبًا من الشاي رجاءً؟
    - Size bir fincan kahve yapmamı ister misiniz? Open Subtitles أتريدين أن أحضّرَ لكِ كوبًا من القهوة ؟ كلا
    Zavallı kız, mahvolmuş durumda. Bir fincan çay yapsam mı? Open Subtitles هل يجب أن أعد لها كوبًا من الشاي؟
    Bayan Travers, şu anda bir fincan İngiliz çayı çok iyi olurdu. Open Subtitles (سيدة( ترافيرس.. أؤكد لكِ أنني قد آخذ كوبًا من الشاي اللذيذ الآن.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus