Bunun kola mı yoksa pepsi mi olduğunu bize söyleyebilir misin? | Open Subtitles | هل يمكن ان تخبرينا ان كان هذا بيبسي ام كوكا كولا |
Bir kola istiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف ، أنت تريد كوكا كولا فيخرج لك موسى كهربائى |
Bana dört kızartılmış tavukla bir kola getir. | Open Subtitles | احضري لي اربع قطع دجاج مقلي مع كوكا كولا |
Tabi, sizi ve ben biliyoruz ki Coca Cola daha iyi olan seçim. | TED | ولكننا نعلم جيدا ان " كوكا كولا " هي الخيار الافضل في امريكا |
Emin değilim biz mi Coca Cola'yı taklit ettik, yoksa o mu bizi ama iyi dostuz. | TED | لا ادري ان كنا قد اتبعنا كوكا كولا . .او ان كوكا كولا اتبعتنا ولكننا كنا نسير معاً كاصدقاء |
Hastanenin önüne bıraktıkları çocuk... ciddi miktarda kokain ve eroin almış. | Open Subtitles | الطفل الذي أسقطوه كان قد تناول كوكا وهيروين |
Eğer Kuka Yuki ile konuşmak isteseydi, onu nereye çağırırdı? | Open Subtitles | أعلم أن "كوكا" يتحدث معها أيضاً. ولكن أين؟ |
Öteki ise dört kızartılmış tavuk ve bir kola. | Open Subtitles | و الثاني يريد اربع قطع دجاج مقلي مع كوكا كولا |
kola ve biraz patates kızartması alabilir miyim? | Open Subtitles | هل من الممكن أن أحصل فقط علي كوكا وبعض المقلي؟ |
Çorba yapıp içine kola katabiliriz. | Open Subtitles | أعرف، نحن يمكن أن نبتدع بعض الشوربة ووضعه في كوكا. |
Geçen seferki gibi diyet kola verme sakın. | Open Subtitles | لا تعطيهم أي كوكا قليل السكر مثل آخر مرة. |
Lee Harvey Oswald da Kennedy vurulduktan bir dakika sonra kola içerken görüldü. | Open Subtitles | لي هارفي أوزوالد رَأه يطلب شراب كوكا في مطعم المستودع . . قبل دقيقة بعد مقتل كندي |
Sen rom ve kola istiyorsun. Sana da bir Poker's Light. | Open Subtitles | حسنا ، و أنت طلبت شراب روم و كوكا و أنت ضوء بوكر |
Öyleyse, bana diyet kola almasını söyler misin? | Open Subtitles | لأنّ إن كان كذلك، أيُمكنك أن تُراسليه ليجلب لي كوكا بالحمية؟ |
Coca Cola ile VEB İçecek Birliği Karteli Leipzig arasında yapılmış olan antlaşmanın detayları. | Open Subtitles | بحث تفاصيل اتفاقية تجارية بين كوكا كولا و جمعية ليبزيغ للمشروبات |
Coca Cola ile VEB İçecek Birliği Karteli Leipzig arasında yapılmış olan antlaşmanın detayları. | Open Subtitles | بحث تفاصيل اتفاقية تجارية بين كوكا كولا و جمعية ليبزيغ للمشروبات |
Kesinlikle, kapitalist basın, Coca Cola'nın VEB İçecek Birliği Karteli Leipzig karşısında patent prosedürü sebebiyle ezilmesini... ve utanmasını sansürlerdi. | Open Subtitles | أنه الضغط الرأسمالي بالتأكيد سيلاحظ المراقبون نقص القوة فقد عانت كوكا كولا من مواجهة جمعية ليبزيغ للمشروبات |
Ford ta onların şeyini sürdürdü ve Coca Cola gibi şirketler onlar | Open Subtitles | وشركات مثل "كوكا كولا" لم يستطيعون الاستمرار في تشغيل شركة "كوكا كولا" |
Hastanenin önüne bıraktıkları çocuk... ciddi miktarda kokain ve eroin almış. | Open Subtitles | الطفل الذي أسقطوه كان قد تناول كوكا وهيروين |
Sadece su ve... su var. Koka kola veya RC yok mu? | Open Subtitles | كلّ ما يوجد لديّ هو الماء - ليس لديكِ كوكا كولا ، أو مشروب غازي ؟ |
Ben şimdi patlamadan önceki konuya, marka fikrine, geri dönmek istiyorum. Cola ve Pepsi hakkında konuşuyordum. | TED | أريد فقط ان أعود إلى ماقبل الإنفجار، إلى فكرة العلامة التجارية، عندما كنت أتحدث عن كوكا كولا وبيبسي، الخ. |
Bir bardak kakao içmek için? | Open Subtitles | ونطلب واحد كوكا ده شئ يضايقك؟ |
Daha sıcak bir okyanus CO2 salar; aynen sıcak bir Coca-Cola gibi. | TED | محيط أكثر احترارا يطلق ثاني أوكسيد الكربون، تماما كما تفعل كوكا كولا دافئة. |