| Terörist bir saldırı olmadığını söylediler Roy Peters'ı öldüren, ve Kevin Parson'un aracını uçuran kişiyle ilgili olduğundan bahsettiler. | Open Subtitles | انهم لا يعتبرونه هجوم ارهابي حتي الان ولا يربطونه بذلك الانفجار الذي قتل روي بيترز ودمر سياره كيفن بارسون |
| Hasta olan sensin, Kevin. Ne derece hasta olduğunu bile bilmiyorsun. | Open Subtitles | انت المريض ، كيفن انت حتي لا تعرف كم انت مريض |
| Biri dışında! Neden Kelly Kevin Duncan'ı korumak için cinayeti üstlendi? | Open Subtitles | عدا , لماذا تعترف كيلي بجريمة القتل لتغطي على كيفن دنكان |
| Sen kaşındın. - Kev! Kevin Hart olacak uyuz! | Open Subtitles | كيفن هارت ايها اللعين من هذا بحق الجحيم ؟ |
| Merak etme Kev. Leo söz verdi. | Open Subtitles | لا بأس يا كيفن لقد وعد ليو بهذا |
| Merhaba, Kev. Kev burada ne arıyorsun? Gelip sana bir bakayım dedim. | Open Subtitles | مرحبا كيفن ما الذي تفعله هنا ؟ |
| Kevin Lynch, çekici olabilirsin ama bir daha eşyalarımı dağıtmaya kalkarsan... | Open Subtitles | كيفن لينش قد تكون ظريفا و لكن ان تلاعبت بأغراضي مجددا |
| Kevin kanlı bir ishale yakalandı ve biz de onu acile götürdük. | Open Subtitles | بداءنا في رؤية الدم في اسهال كيفن فاخذناه الي غرفة الطوارءي بالمستشفى |
| Boston kayıtlarından Kevin Baskin, Miles Holden ve William Parker'a bakmanı istiyorum. | Open Subtitles | اريدك ان تبحثي بسجلات مدينة بوسطن كيفن باسكن,مايلز هولدن و ويليام باركر |
| Kevin, bu arıları hâlletmek için daha etkin bir yol bulmalıyız. | Open Subtitles | كيفن ، نريد أن نجد طريقة أكثر فعالية للتحاليل على الاشواك |
| Kevin, neredesin ve ne yapıyorsun bilmiyorum, ama sana ihtiyacım var. | Open Subtitles | لا أعلم أين أنت أو ماذا تفعل كيفن لكني أحتاج إليك |
| Scotty ve Kevin'ın eski filmlere olan sevgilerini hafife almışım. | Open Subtitles | لم أتوقع أبدًا مقدار حب سكوتي و كيفن للأفلام القديمة |
| Eğer seninle yaşarsam, Kevin ve Scotty'i ziyaret edebileceğim değil mi? | Open Subtitles | سأكون قادرة على الاستمرار في زيارة كيفن و سكوتي، صحيح ؟ |
| Kevin bunun insan ve hayvanın akıllarının birleşmesi olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال كيفن بانها نوعاً ما اندماج العقل البشري مع الحيواني |
| "Kev, nasıl gidiyor?" Hemen yalan: | Open Subtitles | " ماذا يحدث يا كيفن " فى الحال ابدأ فى الكذب |
| Hey, Kev, biftekler ne durumda? | Open Subtitles | كيفن , كيف تجري الأمور مع تلك الشرائح؟ |
| - Şurada seri ilanlar var. Kev, çok özür dilerim. | Open Subtitles | اسمع كيفن أنا حقا آسفة |
| Oh, elimde olsa Kev'le bir paket cips bile paylaşmam. | Open Subtitles | لن أشارك (كيفن) كيساً من المقرمشات إذا استطعت |
| -İyi fikir Kev. Bize bir gösteri yapsana Bambas. | Open Subtitles | نعم , فكرة جيدة كيفن |
| Andy, Kev meselesine inanılmaz üzüldüm. | Open Subtitles | أنصت، (آندي) أشعر بالأسى حقاً عما وقع لـ(كيفن) |
| Seni döven ve neredeyse Kev'i öldüren Felton'a mı? | Open Subtitles | قرب (فيلتون)، الذي ضربك وأوشك قتل (كيفن)؟ |