Sanırım onları nasıl bulacağımı biliyorum. Her şey birbiriyle bağlantılı. | Open Subtitles | , أعتقد أنني أعرف كيفية العثور عليهم فكل شيء متصل |
Ama beşinci İşareti bulsam bile altıncıyı nasıl bulacağımı hiç bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا اعلم لكن حتى لو عثرت على الخامسة ليس لديّ أدنى فكرة عن كيفية العثور على السادسة |
Babamı ya da babamı nasıl bulacağımı bulmam gerek. | Open Subtitles | يجب أن أخرج للعثور على والدي أو على الأقل أحاول معرفة كيفية العثور على والدي |
Ama unutmayın kimse onu nasıl bulacağını bilmiyordu. | Open Subtitles | ربّما. ولكن تذكّري، لا أحد يعرف كيفية العثور عليها. |
Kushan'a kampı nasıl bulacağını söyledin. - Bunu kanıtlayamazsın. | Open Subtitles | قلت كوشان كيفية العثور على هذا المركب . |
Bir gün bizi güneşli bir havada dışarı çıkardı ve bize dışbükey bir merceğin odak uzaklığını nasıl bulacağımızı göstermeye çalıştı. | TED | في احد الايام اخرج الفصل الى الشمس ، وحاول ان يبين لنا كيفية العثور على البعد البؤري لعدسة محدبة. |
Ah, minibarı nasıl bulacağımı söylemen gerekmiyor. | Open Subtitles | أوه، لم يكن لديك لنقول لي كيفية العثور على ميني بار. |
Ama onları nasıl bulacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | ولكني لا أعرف كيفية العثور عليهم |
Çünkü bana Michael Westen'ı nasıl bulacağımı söyleyeceksin. | Open Subtitles | ترى، لأنني أعتقد كنت gonna تقول لي كيفية العثور مايكل يستين. |
Onu nasıl bulacağımı biliyorum. | Open Subtitles | أعرف كيفية العثور عليه |
Bence Sonny Coonan'ı nasıl bulacağımı söylüyor. | Open Subtitles | أعتقد أنه يقول لي (كيفية العثور (سوني كونان |
Onu nasıl bulacağını söyleyeceğim sana. | Open Subtitles | سأخبرك كيفية العثور عليها. |
Annie şifreyi nasıl bulacağımızı biliyor olabilir bence o başkentte. | Open Subtitles | ربما "آني" عرفت كيفية العثور على مصدر المفتاح، واعتقد انها بالعاصمة |
Sadece nasıl bulacağımızı bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعرف كيفية العثور عليها. |