Ne yapacağımı bilmiyordum ama ona o not kağıdını veremezdim. | Open Subtitles | لم أعلم كيف أتصرّف و لكني عجزت عن إعطائها هذا الكشف |
At olsaydın Ne yapacağımı bilirdim. | Open Subtitles | إن كنتِ جواداً، لعرفت كيف أتصرّف تحديداً. |
Bu gibi durumlarda Ne yapacağımı asla bilemem. | Open Subtitles | لستُ اعرف كيف أتصرّف في هذه المواقف المحرجة |
Eski sevgilimin patronuyum. nasıl davranacağımı bilemiyorum. | Open Subtitles | أنا رئيسة خليلي السابق، ولا أعرف كيف أتصرّف |
Böyle saçmaladığın zaman nasıl davranacağımı bilemiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف كيف أتصرّف معك عندما تقوم بهذا الهراء |
Fakat şimdi onun etrafında Ne yapacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | ولكن الآن لا أعرف كيف أتصرّف في وجوده |
Eğer bir sevgiliyle gidersem Ne yapacağımı bilemem. | Open Subtitles | لا أعرِف كيف أتصرّف ومعي رفيقة |
Ne yapacağımı söyleyebilirdin. | Open Subtitles | -كان بإمكانك إخباري كيف أتصرّف . |
- Ne yapacağımı bilmiyorum Bon. | Open Subtitles | أجهل كيف أتصرّف يا (بون). |
Hatta yanındayken nasıl davranacağımı bile bilmiyorum. | Open Subtitles | -{\pos(190,210)}حتّى أنّي لا أعرف كيف أتصرّف قربها |
Mükemmel. Hodgins'e nasıl davranacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | عظيم لا أعرف كيف أتصرّف حول (هودجينز) |
Artık senin yanında nasıl davranacağımı bile bilmiyorum. | Open Subtitles | -لم أعد أعرف كيف أتصرّف قربكَ |