"كُلِّ" - Traduction Arabe en Turc

    • her
        
    Yani her on bin molekülde üç molekülden daha az. Open Subtitles تخيلوا هذا أقل من ثلاثة جزيئات من كُلِّ عشرة ألف.
    Hademe biraz yavaş ve ona beş dakika lazım ve profesörün geçmesi de, her adımda iplere tutunduğu için tam on dakika sürüyor. TED البواب أبطئ قليلًا ويحتاج لـ 5 دقائق ويستغرق من البروفيسور 10 دقائق كلملة مُتمسِّكًا بالحبال في كُلِّ خطوةٍ من الطريق
    her şey bir tarafa, kutuplardaki insanlar doğuştan savaşçılar. Open Subtitles على كُلِّ حال , أناس القطب الشمالي ولِدوا للبقاء على قيد الحياة
    Daha önce kullandığımız her yeri kontrol edin. Siktir et. Open Subtitles فتّشوا في كُلِّ مكانٍ إستخدمناهُ مِن قبل
    Yani, çevresindeki her şeyde güzellik görürdü. Open Subtitles أعني، سوف تجد الجمال في كُلِّ شيءٍ من حوله
    her biri, milyonlarca yıl boyunca birbirini takip etmiş sellerin hikayelerini anlatır. Open Subtitles تُخبر كُلِّ واحدة منها القصة لطوفان واحد بعد الآخر على مدى ملايين السنوات.
    Onu her yerde görüyorum! Gittiğim her yerde onu görüyorum! Open Subtitles إنّي أراهُ في كُل مكان , أنا اراهُ في كُلِّ مكان أذهَبُ إليه
    Herkese eşit davranabilmek için her birinin yemeklerini bile özelleştirdim sırf birisi haksızlık yapılıyor zannetmesin. Open Subtitles لأننيأصنعطعاماًلكل على حدة .. وأدخلهم السرير كُلِّ على حدة. ولا أحد منهم يشعر بأنه خُدع.
    Lee, sen her zaman pozitif birisin ve antrenman yapmaya başladığın zaman, bütün olumsuz düşüncelerden kurtulabiliyorsun, değil mi? Open Subtitles لي-سان أنت دائما إيجابيّ وتكدَحُ حتى تَعرَقْ، وتقَدِرُ على نسيانِ كُلِّ الأُمورِ السلبيّة، أليس كذالك؟
    her yerde kardeşimi aradım. Open Subtitles وقد بحثتُ عن أخي في كُلِّ مكان
    Yani şeytani güçlerle iletişime geçtiği her an hayatını tehlikeye atan medyum bendim. Open Subtitles أعني، أنا فقط المرأة التي تضع ... نفسها في خطر ... في كُلِّ مرّة تصل إلى قوى شيطانية
    İskenderiye limanına giren her gemi aranırdı fakat kaçakçılık sebebiyle değil burada, zamanın en büyük kütüphanesine kopyalanıp saklanabilsin diye. Open Subtitles كُلِّ سفينةٍ تدخل ميناء الإسكندرية فُتِّشَت ليس من أجلِ البضائع المُهربة لكن من أجل الكتب التي قد تكونُ نُسِخَت و خُزِّنَت هنا.
    Parmağını birisine doğrulttuğun her an, sana geri doğrultulmuş üç parmakla karşılaşırsın. Open Subtitles "في كُلِّ مرّةٍ تُشير أصبع الإتّهام على أحدهم، فهُنالك ثلاثة أصابع تُوجّه إتّهامًا نحوك".
    her zaman birbirinize destek olmalısınız. Open Subtitles يجب أن يحمي كُلِّ منكما الآخر. أتسمعني؟
    "Babası ona, 'Oğlum, sen her zaman yanımdasın, Open Subtitles " و قال الأب، يَا بُنَيَّ أَنْتَ مَعِي فِي كُلِّ حِينٍ "
    Cinayetlerin her birine ait olduğunu göstermek Open Subtitles مع كُلِّ جريمة، مُظهراً أنه كان
    Özür dilerim Chuck. her yerde seni aradım. Open Subtitles (أنا آسفة يا (تشاك لقد بحثتُ عنك في كُلِّ مكان
    her katman bir sayfa. Open Subtitles كُلِّ طبقة تُمثِّل صفحة.
    her yerdeydi. Open Subtitles كانت في كُلِّ مكان.
    Ron, büyük paralar karşılığında her yerde dersler verdi ve birden paralar yağmaya başladı. Open Subtitles القى (رون) مُحاضراتٍ فى كُلِّ مكان مُقابل مبالغ طائلة. وبدأ المال يتدفّق.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus