Duran Duran'ın varlığını test etmek için sadece şu tuşa bas. | Open Subtitles | لأختبار تواجد ديوران ديوران أضغط ببساطه على هذه الوصله |
Birçok aynı araç gereci son geçici anomalimizin yan etkilerini test etmek için kullandık. | Open Subtitles | أنها نفس الأدوات التي إستخدمناها سابقاً لأختبار الأثر لأخر شيئاً شاذ دنيوي |
Hava kuvvetlerinin en büyük yarışması olduğundan, çeşitli ekiplerden 20 takım, ve 200'ün üzerinde pilot yeteneklerini test etmek üzere yarışıyor. | Open Subtitles | كأكبر مسابقة للقوات الجوية 20 فرقة من طيارات مختلفة وأكثر من 200 طيار يتنافسون لأختبار مهاراتهم |
Belki de benim makine tabanlı insan duyuları uyumluluğumun testi için tasarlanmış bir deneydir. | Open Subtitles | ربما كان تجربة لأختبار أليتي المستندة المدركة للمشاعر الإنسانية |
Demek göz testi için geldiniz. | Open Subtitles | إذن، أنت هُنا لأختبار الرؤية ؟ {\pos(190,215)} |
Bugün yeteneklerinizi sınamak için hazırlanmış bir dizi sınavdan geçeceksiniz. | Open Subtitles | اليوم... سوف تتنافسون فى سلسلة تجارب مصممة لأختبار قدرتكم. |
İnancımı sınamak için gönderildin. | Open Subtitles | أنت أرسلت لأختبار إيمانى |
Üç ay önce... Deneysel bir silahı test etmek için Kuzey Kutbu'na gönderildim. | Open Subtitles | تم أرسالي الى القطب الشمالي لأختبار سلاح تجريبي |
Yani teoride yasalara aykırı olsa dahi okyanusta bir napalm bombası test etmek ya da misket bombası üretmek için izin alabilirsiniz. | Open Subtitles | اذا من الناحية النظرية يمكنك ان تحصل على تنازل لأختبار قنابل نابالم في المحيط او تصنع قنابل عنقودية |
Eğer eş bulma testi için değilse... cathy, o gerçekten çok iyi bir çocuktur. | Open Subtitles | و إن لم يكن ذلك لأختبار المخطوبين ... عندها كاثي" أنه حقاً شخص لطيف" |