"لأشرب" - Traduction Arabe en Turc

    • içmeye
        
    • içmek için
        
    • içmem
        
    • sarhoş
        
    • içecek
        
    • alacağım
        
    • içeceğim
        
    • çapkınlık yapmam
        
    • kahve
        
    Tut ki benim... mesela su falan içmeye gitmem gerek. Open Subtitles وماذا لو إضطررت للذهاب لأشرب الماء أو ما شابه؟
    Su içmeye kalktığımda fark ettim, sonra da çözdüm. Open Subtitles لاحظتها عندما صحيت لأشرب كأسا من الماء ، لذا أصلحتها
    Tropik bir adaya 1,300 kilometreyi tereyağlı sıcak süt içmek için uçtum. Open Subtitles روجر ، لقد طرت 800 ميل الى جنة استوائية لأشرب لبن ساخن وزبد
    Ben çay içmem, o da dev bir horoz heykeliyle kafama vurdu. Open Subtitles لم أكن لأشرب شـاي , لذا ضربتني على رأسي بديك سيراميكي ضخم
    Şimdi eğer izin verirsen, sarhoş olup metroda seks yapacağım. Open Subtitles الان هلاٌ عذرتوني, سأذهب لأشرب و أقيم علاقة في مترو الأنفاق
    İzninizle, susadığım için buzdolabına gidip kendime ferahlatıcı bir içecek alacağım. Open Subtitles أعذروني، أنا ظمآن سأذهب إلى الثلاجة لأشرب شيئا منعشا
    Pekala, boş verin. Kendime bir içki alacağım. İsterseniz izleyin. Open Subtitles حسنا ، انا ساذهب لأشرب شيئ إتبعوني إذا أردتم
    Şimdi müsaade ederseniz küvetimde bira içeceğim. Çünkü içebilirim. Open Subtitles الآن عن إذنكما،سأذهب لأشرب الخمر فى حوض الأستحمام,لأننى أستطيع فعل هذا
    İçkim yok, kumarım yok, çapkınlık yapmam. Open Subtitles أنا لست خارجا لأشرب أو أقامر أو لأصطاد بنات
    - Benimle nasıl flört ediyor gördün, koluma dokundu ve beni içmeye davet etti. Open Subtitles . رأيت كيف كانت تغازلني تلامس ذراعي،تترجاني لأشرب معها.
    Cevabın ne, çaylak? Buraya süt içmeye ve had bildirmeye geldim. Open Subtitles ،لقد أتيت هنا لأشرب الحليب و لألقنّ الآخرين درساً
    Beni bir şeyler içmeye davet eder beni bir Diva yapmak istediğini söyler. Open Subtitles يدعوني لأشرب معه ويقول أنه يريد أن يصنع مني نجمة
    Bira içiyor olabilirsin ama benimle içmiyorsun çünkü bira içmeye gidiyorum. Open Subtitles قد تكون تشرب بيرة لكنك لا تشربها معي لأني سأخرج لأشرب بيرة
    Ve karıma dışarıya bir bira içmeye gideceğimi söyledim. Open Subtitles وأخبرت زوجتى أننى سأذهب لأشرب بيره
    sarhoş bir silahşörle dövüşemezdim, içki içmeye uygun biri değil miyim ? Open Subtitles أنا لن أقاتل فارس سكران... أنا غير ملائم لأشرب معة ؟
    Ben Joanna Frankel, Roxie ve Kat'le martini içmek için en iyi arkadaşımı ekeceğim ve Sex and the City'de yaşıyormuş gibi davranacağım. Open Subtitles انا جوانا فرانكل وانا سأتخلي عن صديقتي الحميمة لأشرب المارتيني مع روكسي وكات وسأدعي اني امثل في مسلسل الجنس والمدينة
    Belki bir saniye bir şeyler içmek için falan içeri girebilirim. Open Subtitles لقد حظيت بليله عصيبه ربما يُمكننى أن أدخل لثانيه لأشرب كأس أو شىء
    Bayım en sert içkinizden bir sürahi daha ve içmek için bardak zımbırtısından lütfen. Open Subtitles علبه اخرى من اقوى انواع البيره لديك, رجاءً, أيها السيد الطيب و كأسٌ لأشرب منه البيره
    Şimdi birileri lütfen bana körkütük sarhoş olana kadar içmem için şu soktuğumun şarabını uzatabilir mi? Open Subtitles الآن, هل يمكن لأحدكم أن يمرر النبيذ لأشرب حتى يغمى علي؟
    Ama sonra anlamsız yere seninle bira içmem için beni kandırıp buraya getirdin. Open Subtitles ثم تخدعني لأتي هنا لأشرب بيرة معك هذا غير منطقي تماما
    Ailem ne zaman bir yere gitmemi beklese ya da bir şey yapmamı istese sarhoş olurum. Open Subtitles في كل مرة تتوقع مني عائلتي أن أكون في مكانٍ ما أو أن أفعل شيئاً ما, أو يحتاجوني أذهب لأشرب
    kahve içecek kadar büyüdüm mü? Open Subtitles هل أنا كبير كفايه لأشرب القهوة الآن؟
    Tamam, siz bunu düşünürken ben kahve alacağım. Open Subtitles حسناً, تعرفون ماذا؟ فكروا في هذا يا فتيان لفترة سأذهب لأشرب
    Bir arkadaşımla kahve içeceğim. Open Subtitles كلا، سأقابل صديق لأشرب معه القهوة
    İçkim yok, kumarım yok, çapkınlık yapmam. Open Subtitles أنا لست خارجا لأشرب أو أقامر أو لأصطاد بنات

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus