"لأصلح" - Traduction Arabe en Turc

• tamir
• düzeltmek için
• düzeltmeye
• onarmak için

Randy Joy'u eve sağsalim götürürken, ...ben de annemlerin evine 20 yıl önce benim olması gereken arabayı tamir etmek için gittim.
بينما كان راندي يقّل جوي الى المنزل بسلامة قصدت منزل والدي لأصلح السيارة التي كانت لتكون لي منذ 20 سنة

Tanrı onu benim yoluma koydu, böylece bana verdikleri zararı tamir edebileceğim.
يضعها الله في مساري لأصلح الجزء بداخلي الذي مزقوه

Eğer işleri düzeltmek için bir yol olsaydı... ..bunu yapardım.
إذا كان هناك ما يمكننى فعله لأصلح الأمور هنا سأفعل

Ama bunu düzeltmek için elimden gelen her şeyi yapacağıma söz veriyorum.
و لكن أعدك أنني سأفعل ما بوسعي لأصلح ذلك

Tüm bildiğim, Kira'ya gerçek bir anne olabilmek için her şeyi düzeltmeye çalıştığım.
كل ما أعلمه أني عدت لأصلح الأمور، لأكون أم حقيقية لـ"كيرا".

Hoşça kal. Jeremy, lavaboyu onarmak için yarın geleceğim.
إلى اللقاء. (جيرمي)، سآتي غدا لأصلح البالوعة.

Arabasının tamir parasını asla ödeyemezdim.
ومن المستحيل أن أتمكن من توفير المال لأصلح السياره

Bu yüzden mopetini tamir etmek için eve girip alyen anahtar alacağım.
وليهذا سأذهب للمنزل ببساطة لأحظر لك مفتاح براغي .لأصلح لك الدراجة

Fakir piç hurdasını tamir etmem için durmadan dibimde dolaşıyor.
الوغد الدنيء دائما يلاحقني لأصلح سلته الصدأة

Ben arabayı tamir etsem iyi olacak.
أظن أنه الافضل أن أذهب لأصلح السيارة

Fotokopi makinesini tamir etmeye geliyorum.
أنظروا ، لقد وصلت لأصلح ماكينة التصوير

- Ekibim. Cihazı tamir etmek için ekibimi bulmalıyım.
طاقمي، علي أن أحضر طاقمي لأصلح الآلة

Şu muhabir olayını düzeltmek için beraber bir yol bulmalıyız.
أنت و أنا نحتاج طريقة لأصلح مشكلة المراسلة

Önce bana kızdı. Sonra aramızı düzeltmek için bilgisayarını çaldım.
غضبت منى أولاً ثم سرقت حاسبها لأصلح بعض الأشياء

Her şeyi düzeltmek için ne yapmam gerekiyorsa yapmak istiyorum.
.. سأفعل أيما كان عليّ فعله لأصلح الأمور انا أريد ذلك

Bana kızgınsın, ve bunu düzeltmek için ne yapacağım ya da söyleyeceğim hakkında en ufak bir fikrim bile yok.
أنت غاضب علي ولا أدري ما يجب أن أفعل لأصلح ما بيننا

Sadece bunu düzeltmek için ne yapmam gerektiğini söyle, yapacağım.
فقط اخبريني ما تريديه مني لأصلح هذا و سأفعله

Bunu düzeltmeye geldim.
أنا هنا لأصلح ذلك

Bunu düzeltmeye geldim.
.أنا هنا لأصلح هذا

Evimi düzeltmeye gidiyorum.
سوف أذهب لأصلح من وطني