Ne yaparsan yap, kocama ve çocuklarıma olan sevgimi elimden alamazsın. | Open Subtitles | لا شيء ستفعله سيغير حقيقة مدى حبي لزوجي. مدى حبي لأطفالي. |
Takımı çocuklarıma bırakacaktım ama onlar beyzboldan hoşlanmıyorlar bile. Her şey değişti Billy. | Open Subtitles | أنا كنت سأترك الفريق لأطفالي لكنهم لا يحبون حتى البايسبول |
Bana en azından bir gün süre verin, hem sürgün edilecek olmam üzerine düşüneyim, hem de babalarının... tamamen terk ettiği çocuklarım için bir an önce yardım arayayım. | Open Subtitles | أعطني على الأقل يوم للتفكير بشأن المنفى ولسؤال المساعدة لأطفالي لأن أبوهم الآن تركهم بالكامل |
çocuklarım için yapıyorum. Sen de çocukların için yapıyorsun. | Open Subtitles | أعمل هذا لأطفالي أنتى تقومين به لأطفالك أيضا |
Size oyun parkında çocuklarımı oynamaları için serbest bıraktığımda kaç defa azarlandığımı anlatamam. | TED | لا أستطيع ان أذكر عدد المرات التي وُبخت في الحديقة بسبب تركي لأطفالي يلعبون في الساحة. |
Ama ben artık bir anneyim. Ve çocuklarımla ilgili kararları, ben veririm. | Open Subtitles | لكن أنا أمّ الآن، وأنا أتخذ القرارات لأطفالي. |
Helen'ın çocuklarıma nasıl anne olunacağını öğrenmek için... kesinlikle yardıma ihtiyacı olacağını biliyorum... ama bunun için sen varsın... ve daha iyisini kim yapabilir? | Open Subtitles | أنا أدري أن هيلين سوف تحتاج بعض المساعدة لكي تتعلم كيف تكون أماً لأطفالي و لكنني أعتمد عليكِ لهذا السبب |
Sonra eşim çocuklarıma ninni söyler. Tıpkı annemin de bana söylediği gibi. | Open Subtitles | وزوجتييمكنأنتغني لأطفالي نفس أغنيات أمي لي |
- Onunla bir ilgisi yok. çocuklarıma kavuşabilmek için yapmam gerekeni yaptım. | Open Subtitles | لا علاقة للأمر بذلك، قمت بهذا لأعود لأطفالي |
Sigorta işinin iyi olmadığını biliyorum, ama para kazanıp çocuklarıma yolluyorum. | Open Subtitles | أقصد، أعرف أنّ عمل التأمين ليس مُثيراً، لكنّي أجني بعض المال، وأرسل بعضه لأطفالي. |
Kendimi bunu çocuklarıma açıklarken düşünemiyorum. | Open Subtitles | فقط بسبب أنني لا يمكنني رؤية نفسي أشرح هذا لأطفالي |
Çok çalışmayı sorun etmem. Yalnızca çocuklarıma hazırlık yapmak için önceden uyarı alırsam iyi olur. | Open Subtitles | أنا لا امانع ساعات العمل الطويلة،أنا فقط بحاجة لتنبه لإتخاذ الترتيبات اللازمة لأطفالي |
çocuklarım tamamen normal hayat olamaz, ama ben ve bir denemek lazım. | Open Subtitles | لا يمكن لأطفالي أن يحظوا بحياة طبيعية كلياً ، لكن يمكنني أن أحاول |
Bu şekilde daha fazla yaşayamam Frank, çocuklarım da yaşayamaz. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع العيش هكذا ، فرانك، ولا يمكن كذلك لأطفالي. |
çocuklarım, Marslının bedeniyle ziyafet çekebilir. | Open Subtitles | فيمكن لأطفالي أن يتغذوا على اللحم المريخي |
Eğer çocuklarımı sevmek aptalcaysa, o zaman ben aptalın tekiyim. | Open Subtitles | لو كان حبي لأطفالي سخيفاً فاعتقد أنني سخيفة كبيرة |
çocuklarımı herşey için suçlamak istemiyordum çünkü. | Open Subtitles | لأنني لم أرد لأطفالي أن يلاموا على كل شيء |
Bütün gece, çocuklarım için süt arayarak araba kullandım. | Open Subtitles | كنت أقود طوال الليل أبحث عن حليب لأطفالي |
Soytarı gibi giyinmiş biri çocuklarımla bana babamı göstermiyor. | Open Subtitles | هل ستجلس هناك بقميصك الغبي وتقول أني لن أستطيع رؤية والدي؟ لا يمكن لأطفالي الدخول؟ |
Güneşin dokuz gezegeni var. Benim de dokuz çocuğum olabilir. | Open Subtitles | الشمس لديها تسعة كواكب يمكنني ان احضى بتسعة أمهات لأطفالي |
Çünkü çocuklarımın özgürlük içerisinde büyümesini istiyorum. | Open Subtitles | لأني أريد لأطفالي أن يعيشوا بظل الحرية |