Oğlunuzun cesedini tepeye çıkarıp gömdüğünüzü söylemiştiniz. | Open Subtitles | لقد قُلت أنك قُمت بحمل جثة إبنك لأعلى التل وقُمت بدفنها |
O sabah tepeye tırmanırken erkekler mutluydu. | Open Subtitles | الرجال كانوا سعداء" "وهم ذاهبون لأعلى التل ذاك الصباح 9-1 |
Yarın sen kampta kal. Ben tepeye giderim. | Open Subtitles | ابق بالمخيم غدا سأصعد لأعلى التل |
Kendimi sonsuza kadar büyük bir kayayı dağın tepesine çıkarmaya mahkum edilmiş olan Yunan Kralı gibi hissettim. | Open Subtitles | أشعر بشعور الملك اليوناني الذي كان يدفع تلك الصخره الكبيره لأعلى التل لمدة قرن , ما هو اسمه ؟ |
Kendimi sonsuza kadar büyük bir kayayı dağın tepesine çıkarmaya mahkum edilmiş olan Yunan Kralı gibi hissettim. | Open Subtitles | أشعر بشعور الملك اليوناني الذي كان يدفع تلك الصخره الكبيره لأعلى التل لمدة قرن , ما هو اسمه ؟ |
tepeye çıktı, fakat göğsü dayanmadı. | Open Subtitles | أراد أن يصعد لأعلى التل لكنه لم يستطيع |
tepeye kadar yarışalım. | Open Subtitles | ليحسن أسلوبه في المغازلة -أسابقك لأعلى التل |
Kimse o cesedi tepeye çıkarmadı. | Open Subtitles | لا أحد قام بحمل الجثة لأعلى التل |
Oğlumu tepeye kadar taşıdım ve oraya gömdüm. | Open Subtitles | لقد حملت إبنى لأعلى التل وقُمت بدفنه |
"Yine de başarmaya kararlıydı, fazla olan bir kömür küreğiyle tepeye tımanmay başladı küçük tren daha önce hiç böylesine uzun bir tepeye tırmanmamıştı. | Open Subtitles | ,ومع مجرفة إضافية من الفحم" "بدأ بالصعود لأعلى التل "القطار الصغير لم يواجه أبداً" "صعوداً شاقاً وطويلاً كهذا من قبل" |
Dim, Sum, ona tepeye nasıl çıktığımızı gösterin. | Open Subtitles | ديم" و "سوم" دعانا نريه كي نذهب لأعلى التل" |
Bu kaçakları şu tepeye çıkaralım. -Haydi. | Open Subtitles | -أطلق أكياس القمامة هذه لأعلى التل |
Bu kaçakları şu tepeye çıkaralım. -Haydi. | Open Subtitles | -أطلق أكياس القمامة هذه لأعلى التل |
tepeye çıkmalısın. | Open Subtitles | عليك التوجه لأعلى التل |
Onu tepeye kadar taşıdım. | Open Subtitles | وقد حملته لأعلى التل |
"Başka bir gün." - tepeye kadar yarışalım. | Open Subtitles | -سأسابقكِ لأعلى التل |