Ayrıca yarına kadar Okumam gereken bir yığın kitap özeti var. | Open Subtitles | حسناً, لدي أيضاً كوم كبير من تقارير الكتب لأقرأها من أجل الغد |
Okumam gereken bir ton mesaj var. | Open Subtitles | - سأنتظر هنا - لدي الكثير من الرسائل لأقرأها |
Şuraya otur işte. Okumam gereken bazı şeyler var. | Open Subtitles | اجلس فحسب ثمة بعض الأوراق لأقرأها |
Bana okumam için kitap veya ailemle izlemem için film veya iletişime geçmem için arkadaş önermeleri konusunda onlara yardım ediyor. | TED | يساعدها ذلك على اقتراح كتب علي لأقرأها أو أفلام لتشاهدها عائلتي أو أصدقاء نتصل بهم. |
18 yaşıma gelince okumam için yazmıştı, ama ben şimdiden açtım. | Open Subtitles | , كتبتها لأقرأها عندما أصل لـ 18 . لكني فتحتها |
Benim her sabah iki otobüs ve bir metroya binmem gereken işim varken haftasonu kütüphaneye okumak için bir şeyler almaya giderdim. | TED | عندما كان لدي عمل يتطلبُ ركوب حافلتين، ومترو الأنفاق كل صباح. كنتُ أذهب إلى المكتبة في أيام العطل للحصول على أشياء لأقرأها. |
İçeride okumak için yanıma bir kaç kitap almalıydım. | Open Subtitles | هل يجدر بي ان اشتري بعض الكتب لأقرأها في السجن؟ |
Galiba Okumam gereken bazı şeyler var. | Open Subtitles | .يبدو بأن لديّ بعض الأشياء لأقرأها |
Ben.. ..Okumam gereken bir sürü senaryo var. | Open Subtitles | لدي هذه النصوص لأقرأها |
Okumam gereken 59 sayfa var. | Open Subtitles | لديّ 59 صفحة لأقرأها |
okumam için birkaç kitap vermiştin. | Open Subtitles | حسناً لقد أعطتيني كتباً لأقرأها |
Tüm oyunları okumam için eve getirirdi. | Open Subtitles | جلب إليّ في المنزل كل المسرحيات لأقرأها |
Sana okumam için bir mektup verdi. | Open Subtitles | ولقد أعطتني هذه الرسالة لأقرأها عليك |
Hatta eve okumam için üçüncü bir gazete, Chicago Daily News alırlardı. | Open Subtitles | نحن كُنا نشتري صحيفة ثالثة للبيت حتى صحيفة أخبار "شيكاغو دايلي" من أجلي لأقرأها. |
Ne var ki, size okumam için tanıtım yazmış. | Open Subtitles | مع ذلك هي كتبت لي لأقرأها لك |
Kendime okumak için bu bebek kitaplarını aldım tatlım. | Open Subtitles | لديّ فقط كل هذه الكتب عن الأطفال لأقرأها, عزيزتي |
Ona okumak için bir kaç kelime yazacağım. | Open Subtitles | سأكتب بضع كلمات لأقرأها لاحقاً |
Olağanüstü. Çok bol olan boş zamanımda iyice okumak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | رائع، أتحرق شوقاً لأقرأها في وقت فراغي |