Bin yıl bekledim..asil kandan birinin mahkum edilmesi için | Open Subtitles | لقد إنتظرت لألف عام من أجل شخص بدماء ملكية |
Tekrar böyle sinsice yaklaşırsan Bin yıl daha hücrene zımbaların seni. | Open Subtitles | إنْ تسلّلتِ عليّ ثانيةً سأثبّتك على السقف لألف عام آخر |
DNA böylece Bin yıl boyunca hayatta kalabiliyor. | Open Subtitles | وبهكذا يمكن للحمض النووي أن يبقى لألف عام |
Bugün bizim diyebileceğimiz bir ayıcalık. Binlerce yıl anlatılacak bir hikaye. | Open Subtitles | اليوم يحقّنا القول بأن أحدوثتنا ستغدو قصّة يتم تداولها لألف عام. |
Eminim, Binlerce yıl geçse de bu adamın aklına hiç hata yaptığı gelmez. | Open Subtitles | لن يكون أبداً وليس لألف عام أن يفكر هذا الرجل بإنه فعل أي شيء خاطئ. |
İster beğen, ister beğenme bin yıllık bir savaşın ortasındasın. | Open Subtitles | سواء احببت هذا أم لا أنت في منتصف حرب ترجع لألف عام |
Bin yıla dayanacak yeni bir hanedanımız olacak. | Open Subtitles | سوف نحضى بسلالة جديده ستبقى لألف عام |
bin yıldan fazladır yaşıyor olmanın biraz nezaket öğreteceğini sanırsın ama uğramak için kendime karşı koyamadım. | Open Subtitles | لظننتما أن بقائي حيًّا لألف عام علّمني بعضًا من آداب السلوك لكنّي عجزتُ عن مقاومة زيارتكما |
Açelya kanlı yaşlar içinde yıllarca kederinden kahroldu.. | Open Subtitles | "بكَت زهور (الأزالية) بدموع دامية، وظلّت الأحزان جاثمة لألف عام" |
Prydonian Meclisine mensup bir Zaman Lordu olarak yemin ederim ki bu cesedin muhafızlığını Bin yıl boyunca sürdüreceğim. | Open Subtitles | أتعهّد كسيّد زمن ..وأحد أعضاء البريدونية ..أن أحرس هذا الجسد... لألف عام.. |
Bin yıl cesedine muhafızlık edeceğime yemin ettim. | Open Subtitles | قطعت عهداً بأن أحرس جسدها لألف عام |
Beni Bin yıl boyunca kullanan sendin. | Open Subtitles | أنت من استغللتني لألف عام |
Benimle sadece 5 yıl yaşadı fakat Dalia Bin yıl boyunca akıl hocası oldu. | Open Subtitles | كانت ابنتي لـ 5 سنين، وكانت (داليا) أستاذتها لألف عام. |
Oğlun Bin yıl yaşasın. | Open Subtitles | ليعش ابنك لألف عام |
Binlerce yıl boyunca kendine aslında ne olduğunu saklamayı öğrettin. | Open Subtitles | علّمت نفسك الاختباء من هويّتك وماهيّتك لألف عام. |
Binlerce yıl bir aile aradın ve bulduğunda felaket yaşamalarının sebebi olacaksın. | Open Subtitles | بحثت لألف عام عن أسرة وبعدما وجدتهم سيقضون عليك. |
Dune'un epik hikâyesi, altı cildi aşan bin yıllık destanı anlatmayı sürdürüyor. | TED | القصة الملحمية "الكثبان" تتلاحق أحداثها في ست مجموعات قصصية طويلة تمتد لألف عام. |
Neredeyse bin yıllık bir tarihe sessizce tanıklık eden Westminster Salonu | Open Subtitles | قاعة "وستمنستز"، الشاهد الصامت على تاريخ امتد لألف عام |
Bin yıla kadar. | Open Subtitles | حتى لألف عام |
Bu aletler bin yıldan uzun süre önce miras kaldı. | Open Subtitles | هذه الأدوات توارثناها لألف عام |
Açelya kanlı yaşlar içinde yıllarca kederinden kahroldu.. | Open Subtitles | "بكَت زهور (الأزالية) بدموع دامية، وظلّت الأحزان جاثمة لألف عام" |