Çünkü, bunları bırakan kişi beni çok iyi tanıyor gibiydi. | Open Subtitles | لأن الشخص الذي يترك هذه الأشياء يبدو انه يعرفني جيداً.. |
Söyleyeyim, Çünkü aradığın kişi sana çok yakındı. | Open Subtitles | دعنى أخبرك لأن الشخص الذى تبحث عنه قريب جداً منك |
Ve korkutucu, çoğunlukla Çünkü bu duygular yaşıyorum o kişinin kadar beklenmeyen bir durumdur. | Open Subtitles | وهذا مخيف في الغالب لأن الشخص الذي أحس بهذه المشاعر اتجاهُ غير متوقع أبداً |
Çünkü gecenin sonunda üstünde en yüksek pulu taşıyan kişi 500$'ı istediği kuruma bağışlayabilecek. | Open Subtitles | لأن الشخص الفائز بأكبر عدد من الفيش سيستلم خمسمائة دولار يتبرع بها لأي منظمة يختار |
Çünkü eğer doğru söylüyorsan, ...otobüste nişanlının kimliğini gösterdiği kişi Kira'dır. | Open Subtitles | لأن الشخص على الباص الذي أراه خطيبك بطاقته كان كيرا |
Çünkü en iyi olan, aradan sıyrılıp imparator olacak. | Open Subtitles | بالطبع لأن الشخص الذي سيفوز سيكون هو الملائم لكي يكون الإمبرطور القادم |
Çünkü mutlu olsa bile, düşünülen insan artık düşünen insan ile romantik bir ilişki yaşayamayacaktır. | Open Subtitles | . لأن الشخص الثاني ، السعيد الرغم ذلك غير متوفر عاطفيا الآن بالنسبة للشخصِ الأول |
Çünkü yazabilen diğer insanlar bir de senin yalancılığınla yarışmak zorunda kalırlar. | Open Subtitles | لأن الشخص الذي بمقدوره تأليف القصص وكتابتها يجب أن يكون أفضل من كاذب عادي |
İyi. Çünkü bunu yapan herifi bulup onu öldüreceğim. | Open Subtitles | , رائع، لأن الشخص الذي فعل ذلك سأجدهم وسأقتلهم |
Efsaneler hayatta kalır Çünkü insanlar buna inandıklarını ağızdan ağza anlatıp dururlar. | Open Subtitles | ...لا. إنه يقول أن الأساطير تحيا لأن الشخص الذي يقرأ القصة يصدقها... |
Çünkü anlaşmayı yaptığı ve kazandığını bilen tek kişi öldü. | Open Subtitles | حسنا لأن الشخص الوحيد الذي علم بفوزه الشخص الذي عقد الصفقة معه مات للتو |
Çünkü böyle bir şey yapabilen bir adamın.. | Open Subtitles | لأن الشخص الذي يقدر على القيام بعمل كهذا |
Çünkü bu dünyayı geliştirecek olan kişi zamanda bir yerde kayboldu. | Open Subtitles | لأن الشخص الذي يحسن العالم فقد بين الأزمنة |
Tabii ki de tek başıma yapacaktım Çünkü sadece kendime güvenebilirim! | Open Subtitles | بالتأكيد كنت سأفعلها بنفسي لأن الشخص الوحيد الذي يمكنني الأعتماد عليه هو أنا. |
Çünkü olduğum sıkıcı kişi sana yetmedi. | Open Subtitles | لأن الشخص الحقيقي الممل مني لم يكن بجودة كافية لكِ |
Biliyorum Çünkü inanabileceğim tek kişi benim. | Open Subtitles | أعرف، لأن الشخص الوحيد الذي أستطيعُ الإعتماد عليه، هو نفسي |
Çünkü tarif ettiğin kariyer yolundaki tek kişi benim. | Open Subtitles | لأن الشخص الوحيد في المسار الوظيفي والذي تصفه أنت هو أنا |
Çünkü beni dinleyen insanlar uzay zamanı çok iyi bildiğini düşünüyorlar | Open Subtitles | المشكلة هي أنني لا أملك أي شيء كي أقوله لأن الشخص الذي يستمع إلي يظن أنه يعرف الزمكان جيد جداً |
Çünkü endişelendiğim kişiyle düşündüğüm olumlu şey aynıydı. | Open Subtitles | لأن الشخص الذي أنا قلق لأجله و الشيء الإيجابي الذي كنت أفكر به |
Çünkü yapabilecek herkes ya öldü ya da satın alındı. | Open Subtitles | لأن الشخص الذي يتمكن من ذلك أما قتل او تلقى رشوة |