çünkü çoğu erkek çocuğu olan bir erkekle takılmak istemez. | Open Subtitles | ,لأن معظم الشباب لا يودون التسكع مع شابِِ لديه طفلة |
Neyse ki ondan çok nadiren hastalanırız, çünkü çoğu deniz mikrobu bizim lehimize çalışıyor, aleyhimize değil. | TED | لكن لحسن الحظ، نادراً ما نمرض بسبب مياه البحر، لأن معظم الميكروبات البحرية تعمل من أجلنا، وليس ضدنا. |
Hatta daha da ötesini, çünkü çoğu karmaşık sistemin, "oluşma" denen hayret verici bir özelliği var. | TED | والأمر يتحسن أكثر، لأن معظم الأنظمة المعقدة لديها هذه الخاصية المذهلة المسمّاة بالنشوء. |
Tabi, Çünkü birçok terapist öğle yemeği sırasında çalışmayı sever. | Open Subtitles | أجل، لأن معظم المعالجيين النفسيين يحبون العمل أثناء فترة الغداء |
Kız ne kadar ateşliyse, o kadar yalnızdır. Çünkü birçok erkek onunla konuşmaktan çekinir. | Open Subtitles | كلما كانت الفتاة أجمل, كلما كانت أكثر وحدة لأن معظم الفتيان خائفين من التحدث معها |
Ve kökten çözecek. Hindistanlılar ise bunu neden dert ettiğimizi bile anlamıyorlar çünkü çoğu hintli ancak bir seferde iki ya da üç galon dolum yapabiliyor. | TED | و هذا ما سيكون . الهنود لا يفهمون لماذا نفكر في ذلك كمشكلة لأن معظم الناس في الهند يعبئون جالونين أو ثلاثة فى كل مرة . |
Ama açık olmanın bu denli öne çıkmasının sebebi bu çünkü çoğu insan öyle değil. | TED | ولكن هذا هو السبب الذي يجعلك تتميز بكونك منفتحاً، لأن معظم الناس ليسوا كذلك. |
demiştir. Neden böyle yaptı peki? çünkü çoğu insan Beşinci Aşama'da değildir. | TED | لماذا فعل ذلك؟ لأن معظم الناس ليسوا في المرحلة الخامسة. |
çünkü çoğu kişi, yaşayanların yardıma ihtiyacı olduğunu düşünür. | Open Subtitles | هذا لأن معظم الناس يعتقدون أن الأحياء فقط يحتاجون المساعدة |
Evet, iki tarafı da aynı, çünkü çoğu insan tura der. | Open Subtitles | نعم, وجهين كتابة لأن معظم الناس يقولون ملك |
Bundan pek emin değilim, çünkü çoğu ilişkim ya yazılıydı ya da ben sarhoşken olurdu, ama belki de Eli Willis'e karşı hislerim vardır. | Open Subtitles | لست متأكدة ما الذي يحدث لأن معظم علا قاتي كانت إما مكتوبة في النص أو حصلت بينما كنت مخمورة |
Çünkü, çoğu insan, genellikle Orta Doğu'ya neden gittiğini söyler. | Open Subtitles | لأن معظم الناس يخبرونك عن سبب زيارتهم للشرق الأوسط و .. |
Ve beraber takılırız çünkü çoğu kişi caddelerden kaybolup gitmemizi ister. | Open Subtitles | ونتعاضد معاً لأن معظم الناس يرغبوم بإزالتنا من الشارع |
çünkü çoğu insan mimarların binaları ve şehirleri tasarladığını düşünür, fakat aslında bizim tasarladığımız şey ilişkiler, çünkü şehirler, insanlarla ilgilidir. | TED | ذلك لأن معظم الناس يعتقدون أن المعماريين يصممون المباني والمدن، لكن نحن حقيقةً نصمم ونبني العلاقات، لأن الناس هم أهم ما في المدن. |
Muhtemelen kadın, çünkü çoğu cinayet kurbanı kadındır. | Open Subtitles | هو أو هي في الدرجة الأولى وعلى الارجح "هي" ، لأن معظم ضحايا جرائم القتل هن من النساء |
çünkü çoğu kısmı öyle sıkıcı ki. | Open Subtitles | لأن معظم هذا ممل بشكلٍ لا يصدق! |
- çünkü çoğu insan öyle yapar. | Open Subtitles | لأن معظم الناس تفعل ذلك |
çünkü çoğu zaman aradığın şey orada yok. | Open Subtitles | لأن معظم الوقت ، لا وجود له |
Bu önemli Çünkü birçok kayalık kanalizasyon ve topraktan çıkan gübre kaynaklı besin kirliliği nedeniyle yosunlarla kaplanmış durumda | TED | وهذه هي النقطة الأساسية، لأن معظم الشعاب تنمو فيها الطحالب بشكل مفرط نتيجة التلّوث الغذائي من الصرف الصحي والأسمدة التي تنجرف من الأرض. |
Çünkü birçok Drag Queen'in yaptığı etrafta kusursuz bir şekilde dolaşmaktır. | Open Subtitles | "لأن معظم أشباه الفتيات فقط يريدون الاستعراض عند "تبدو خالياً من العيوب |