Eşime ya da çocuklarıma birşey yaparsan, bu paraya asla ulaşamazsın | Open Subtitles | إذا فعلت أي شيء لها أو لأولادي لن تحصل على فلس |
Hayalinizi gerçekleştirmek için bazı riskler almanız gerekiyorsa bence buna değer ve çocuklarıma anlatmak istediğim hikâye de budur. | Open Subtitles | إن كان هنالك خطر يتماشى مع تحقيق حلم أظن أن الأمر يستحق المخاطرة, وهذا ما أريد أن أقوله لأولادي |
Son aylarda yaşanan onca şeyden sonra çocuklarıma ne diyeceğim ben? | Open Subtitles | بعد كل ما حدث في الشهور القليلة المْنصرمة ماذا أخبر لأولادي |
- çocuklarım için. | Open Subtitles | هي لأولادي ، ستكون مزدحمة قليلاً لكني كنت كريمةً معهم حتى الآن |
Eğer bu benim çocuklarım için ele geçirilmiş olsaydı, çok mutlu olurdum ve Dorobo çocuklarından arta kalanlar için, ve atalarımız,babalarımız, yaşlılarımız için bir gurur, bu alıştırma korkunç mu korkunç bir deneyimdi. | Open Subtitles | سأكون سعيدا ً إذا تمَّ تصوير هذا لأولادي. وبقيةألاجياللاطفالالدوروبو، ويكونونفخورينبكونأسلافهم، أباءنا , كبارنا |
Çocuklarımın babası olmasını istediğim adam sensin. | Open Subtitles | أنت الشخص الوحيد الذي أريده أن يكون والداً لأولادي |
Orada yerde yatıyordum, kan kaybından ölmek üzereyken... eğer şimdi ölürsem çocuklarıma utançtan başka ne bırakırım diye düşünüyordum. | Open Subtitles | لقد كنت ممدداً هناك , بعد نزفٍ حتى الموت , افكر اذا مِتُّ الآن , فانني لن أترك شئ لأولادي سوى الخِزي |
Orada yatarken, kanamadan ölürken, düşündüm de eğer şimdi ölürsem, çocuklarıma utançtan başka bir şey bırakmam. | Open Subtitles | لقد كنت ممدداً هناك , بعد نزفٍ حتى الموت , افكر اذا مِتُّ الآن , فانني لن أترك شئ لأولادي سوى الخِزي |
Sana çocuklarıma her gün söylediğim şeyi söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأقول لك ما اعتدت أن أقوله لأولادي كل يوم |
Ben de hayatımı sağ kalan çocuklarıma adadım. | Open Subtitles | لذا فقد كرست حياتي لأولادي الذي بقوا على قيد الحياة. |
Orası çocuklarıma bırakmak istemediğim lekeli bir miras. | Open Subtitles | و الآن ، هذا إرث مُلوث لا أريد أن أتركه لأولادي. |
Ben çocuklarıma küçük yaştayken başlayarak sağlıklı yiyecekler verdim ve bence çok büyük bir fark oluşmadı. | Open Subtitles | أنا أعد وجبات صحية ومفيدة لأولادي منذ صغرهم ولا أظنها احدثت فارقاً علي الإطلاق |
Ayaklarımın dibinde ağlayan aç çocuklarıma verecek yiyecek olmadan günler geçiyor. | Open Subtitles | يمكن ان تقضي يوما او اثنين بدون اي طعام لأولادي الذين يبكون الان عند قدميك |
Ve umuyorum ki başka biri de olsa benim çocuklarım için aynısını yapardı. | Open Subtitles | وسأتمنى أن يفعل أحدهم نفس الشيء لأولادي. |
Kendi çocuklarım için orada değildim ve her gün pişmanlık duyuyorum. | Open Subtitles | لم أكن متواجداً لأولادي وأندم على هذا كل يوم |
Ülkem, halkım, çocuklarım için istediğim bir gelecekle. | Open Subtitles | المستقبل الذي أنشده لوطني و شعبي, و لأولادي |
Kocam bu konuda saplantılı olduğumu düşünüyor ama dünya değişiyor ve Çocuklarımın her şeyden faydalanmalarını istiyorum. | Open Subtitles | و أريد لأولادي أن يستفيدوا منه بكل السبل جرذان سأتولى الأمر كل ما أريده هو مطرقة و ممسحة |
Darılma, baba ama ben Çocuklarımın ihtiyaçlarını senden daha iyi sezdiğime inanıyorum. | Open Subtitles | بدون إهانة أبي لكن أعتقد ان هناك إحتمال بأني أعرف ما هو المفضل لأولادي أكثر منك |
Arkadaşlar, sizi anlıyorum, gerçekten ama size vereceğim her yiyecek Çocuklarımın hakkından gidecek. | Open Subtitles | يا أصحاب، أنا أشعر بكم، حقاً، لكن أي طعام أقدمه إليكم هو طعام لا يمكنني تقديمه لأولادي. |
Oğullarıma seni halletmeleri için . | Open Subtitles | السبب الوحيد الذي لم أسمح لأولادي يقتلوك الآن |
Çocuklarımda dikkat eksikliği yok ve sırf siz işinizi kolaylaştırmak için onlara ilaç verecek değilim. | Open Subtitles | ليس لديهم اضطراب و تشوش للانتباه و لن أعطي العقاقير لأولادي فقط لأسهل عملك |
çocuklarıma bir şey olursa yerinde olmayı hiç istemem. | Open Subtitles | ...إن حصل شيء لأولادي لما رغبت بأن أكون أنت |