"لأوَّل" - Traduction Arabe en Turc

• ilk

İlk defa başka birinin seçimlerinin peşinden sürüklenmek yerine kendi seçimlerimi yaptığımı hissediyorum.
لأوَّل مرةٍ أشعر أني أختار مسارات حياتي عوضَ الانجراف في تيَّار قرارات الآخرين.

Ve çok gurur duyduğu mesleği onu ilk kez perişan hissettiriyordu.
.. و العمل الذي ظنَّ أنه مصدَّر فخر له جعله يشعر بالتعاسة لأوَّل مرة في حياته

Bugün ilk defa kiralanmadan birisini öldüreceğiz.
اليوم، لأوَّل مرة لم يُدفع لنا لقتل أحدهم

İlk tanıştığımızda nasıl biri olduğumu hatırlamıyorum bile.
لا أذكر حتّى مَن كنت حين التقينا لأوَّل مرّة

İtiraf edeyim adını ilk duyduğumda dikkatimi çekti.
أقرّ بأنّي لما سمعت اسمك لأوَّل مرّة اندهشت.

Beni bir şey düşünürken yakalayınca onu sevdiğimi söyledim. İlk kez.
ضبطتني أفكّر بشيء، فقلت لها إنّي أحبّها لأوَّل مرّة.

İlk tanıştığımızda 4 aylıktı.
كان عمرها 4 أشهر لمّا التقينا لأوَّل مرّة.

İlk bakışta biraz rahatsız edici gözükebilir.
لأوَّل وهلة، قد يبدو المشهد مُروعًا.

İlk kez bu güzel yemeği denedim.
جرّبتُ طعاماً جديداً لأوَّل مرّةٍ.

İlk kurbanını aldığı anda Niklaus'un gerçekte ne olduğunu anlamıştık.
حين قتل لأوَّل مرّة، تبيّن حقيقته.

Hayalimiz gerçekleşip de ilk kez mezara adım attığımızda benim için en iyi olan kısım sonunda kabrin sırrına vakıf olduğum an değildi.
"حين تحقق حلمنا، ووطأنا داخلها لأوَّل مرّة" "فإن أمتع جزء لم يكُن حين شهدت حقيقة المقبرة أخيرًا"

Belirtiler ilk saf Augustine kan torbasına karşı pozitif bir tepki gösteriyor.
المؤشّرات تبشّر باستجابة إيجابيّة لأوَّل كيس من دماء (أوجاستين) المعززة.

New Orleans'a ilk geldiğimde korkmuş, hamile ve uzun zaman yalnız başıma kaldığımı sana söylemem gerekirdi.
تعيّن أن أخبرك بأنّي حين جئت لـ (نيو أورلينز) لأوَّل مرّة كنت مرتعبة وحبلى ولبثت في وحدة لوقت طويل.

Yaptığım şeyi hatırlamamdan bu yana, ilk defa iyi hissediyorum.
لأوَّل وهلة منذ تذكري ما أجرمته...

Brian Finch ve Rebecca Harris'in Mükemmel Büyük Suçlar Ekibi ilk resmi toplantısına hoş geldiniz.
مرحبًا بكم لأوَّل يوم رسميّ بفرقة الجرائم الكبرى المذهلة الخاصة بـ (برايان فينش) و(ريبيكا هاريس).

Geçen yıl, esther ilk bize geri getirdi,
{\pos(190,220)} العام الماضي لمّا أعادتنا (إيستر) لأوَّل مرّة