Hücre bölünmesini yavaşlatmak için anüsten kurbağa sokularak bu oran yükselebilir. | Open Subtitles | و هذا دون إدخال ضفدعٍ واحد في المستقيم لإبطاء انقسام الخلايا. |
Bazı ahmakları yavaşlatmak için bisiklet yoluna hız tümsekleri koydun. | Open Subtitles | ولقد وضعتي مطبات صناعية في مسار الدراجات لإبطاء هولاء الأغبياء |
Yüklemeyi yavaşlatmak için bir şey yaptın, değil mi? | Open Subtitles | أنت فعلت شيء لإبطاء التحميل , ألست كذلك ؟ |
Ama üstün olanlar her zaman onu yavaşlatmanın bir yolunu bulur. | Open Subtitles | العظام, دائماً يعثرون على طريقة لإبطاء الوقت |
Nasıl oluyor bir tek ben sakin olmak zorunda kalıyorum? | Open Subtitles | كيف جئت أنا الوحيد هنا الذي لديه لإبطاء لفة له؟ |
Her ikisi de silahlanma yarışını yavaşlatmaya hazır olduklarını ifade etti. | Open Subtitles | وصرح كلاهما أنهما على إستعداد لإبطاء سباق التسلح |
Swan bunu yavaşlatıp ömür boyu sürecek bir tedaviye dönüştürmenin yolunu bulmalı. | Open Subtitles | ليقم (سوان) بإيجاد طريقة ...لإبطاء مفعوله وتحويله إلى... برنامج معالجة طول الأمد |
Herşeyi yavaşlatacak bir şeye ihtiyacım var... | Open Subtitles | احتاج شيء لإبطاء كل شيء |
Tamamen bir treni bu hızdayken yavaşlatmak için çok güçsüz. | Open Subtitles | هي ضعيفة جداً لإبطاء كامل القطار في هذه السرعة |
Kas bozulmasının hızını yavaşlatmak için kullanılan alternatif tedavileri okudum. | Open Subtitles | عندما كنا نناقش علاج مرض الأعصاب الحركية .لقدقرأتعنعلاجاتبديلة . تستخدم لإبطاء معدل التدهور العضلي |
Eskiden Özel Kuvvetlerde bazı arkadaşlar sinir ilacını kalp atışlarını yavaşlatmak için kullanıyorlardı. | Open Subtitles | بالعودة إلى القوّات الخاصّة، بعض الرجال يستخدم الأدوية المضادّة للقلق لإبطاء معدّل ضربات القلب |
Babi'nin kötü adamı yavaşlatmak için bir planı vardı. | Open Subtitles | كان عند بابي خطة عبقرية لإبطاء الرجل الشرير |
Anlamsız sözcükler... Nefesini yavaşlatmak için onları söyle. | Open Subtitles | الكلمات البلا معنى تقوليها كما تزفرين الهواء لإبطاء النفس. |
Öyleyse sonradan katil cesedi yılan çukuruna atmış olmalı araştırmamızı yavaşlatmak için. | Open Subtitles | لذلك، ثم، القاتل يجب أن يكون ملقاة جثته في حفرة ثعبان لإبطاء تحقيقنا. |
Sanırım tüm olaylar benim bölgeyi tekrar canlandırma planlarımı yavaşlatmak için planlandı. | Open Subtitles | أعتقد وقد تم تصميم كل شيء للحصول على لي لإبطاء... خططي الخاصة لإحياء المنطقة. |
Şeyler, annemi yavaşlatmak için hiçbir şey yapmayın. | Open Subtitles | يا أشياء، لا تفعلوا أى شئ لإبطاء أمى |
Andre'nin polisleri yavaşlatmak için bir şeyler yapması gerekiyordu. | Open Subtitles | آندريه احتاج لفعل شيء لإبطاء الشرطة |
Holly, inişi yavaşlatmak için yörüngesel roketlere ihtiyacım var. | Open Subtitles | هولي" ، أحتاج الدفاعات المدراية لإبطاء هبوطنا" |
Birinin düşüş oranını yavaşlatmak için bir alet. | Open Subtitles | انها جهاز لإبطاء واحد من أصل معدل |
Penzer'ı yavaşlatmanın bir yolunu bulmamız gerekiyor. | Open Subtitles | ما زلنا نريد طريقه لإبطاء سيارة بينزر |
- Sanırım virüsü yavaşlatmanın bir yolunu buldum. | Open Subtitles | -أظنّني وجدتُ طريقةً لإبطاء الفيروس |
Chaz Jr. hiç sakin olmak zorunda kalmıyor! | Open Subtitles | تشاز الابن لم يكن لديك لإبطاء لفة له! |
Halima gibi iç kanaması varsa ona trombosit verip, kanamayı yavaşlatmaya çalışabilirim. | Open Subtitles | ان كانت سوف تستمر في النزيف داخلياً (مثل (حليمة استطيع ان اقدم لها نقل صفيحات دم في محاولة لإبطاء انتشاره |
Swan bunu yavaşlatıp ömür boyu sürecek bir tedaviye dönüştürmenin yolunu bulmalı. | Open Subtitles | ليقم (سوان) بإيجاد طريقة ...لإبطاء مفعوله وتحويله إلى... برنامج معالجة طول الأمد |
Dönüşümünü yavaşlatacak bir büyü yaptım. | Open Subtitles | -لقد نصبتُ تعويذة لإبطاء تحوّلكِ |