oğluna, sayesinde kendini tamamen yalnız hissetmediğini söylemenin iyi annelik olduğunu düşünen elini kaldırsın. | Open Subtitles | إذا كنتم تعتقدون أنّ أمّاً صالحة تقول لإبنها أنّه الشيء الوحيد الذي لا يدعها تشعر بالوحدة |
Anne oğluna böyle bir şarkıyı söylüyorsa iyi bir kadın olmalı. | Open Subtitles | الأم التي تغني لإبنها أغنية كهذه لابد وأنها إمرأة عظيمة |
Biliyorum ama sorabilseydik oğluna verilmesini söylerdi değil mi? | Open Subtitles | أنا أعلم ، و لكن إن إستطعنا فعل ذلك ستختار أن نعطيها لإبنها أليس كذلك؟ |
Şu an hiçbir annenin oğlunu görmemesi gereken bir durumdayım. | Open Subtitles | أنا في وضعٍ . لا يجب أن تراه أمٌ لإبنها |
Eğer oğlunun şimdiki yaşadığı yerin... birden sauna olduğunu varsayarsak sizinle yaşamasına izin verir miydiniz? | Open Subtitles | هل ستسمحُ لإبنها بالقدوم والعيش عندك في حالة تحول منزله إلى حمام بخاري؟ |
bir anne Oğlu için gelecek ve iyi dilekler diler canının bir parçası için değil. | Open Subtitles | الأم تعطى المستقبل والتمنيات الطيبة لإبنها ليس قطع جسمه |
O hatırladı, ve kendi oğluna öğretti. | Open Subtitles | إختزنت ذلك و علمته لإبنها الوحيد |
Sonra oğluna bakmış, onu çağırmış ve demiş ki... | Open Subtitles | ثم نظرت لإبنها وقالت له |
Annenin oğluna hediyesi. | Open Subtitles | هدية الأم لإبنها |
Annenin oğluna hediyesi. | Open Subtitles | هدية الأم لإبنها |
oğluna bir şey söylememizi yasakladı. | Open Subtitles | -لقد منعتنا من قول أي شئٍ لإبنها |
Isha asla ailesine geri dönemeyecek ya da oğluna. | Open Subtitles | إيشا) لن تعود أبداً لعائلتها) أو حتى لإبنها |
Darvany Jennings'in yerini bul ve oğluna kimin hafif makineli silah verdiğini öğren. | Open Subtitles | ابحث عن (دارفني جينينجز) واكتشف من أعطى لإبنها الرشاش |
Birini oğluna, birini sana. | Open Subtitles | واحدٌ لإبنها, وواحدٌ لكِ. |
Ona göre, kendisini ve oğlunu öldürmek tek kaçış yoluydu. | Open Subtitles | في عقلها,قتلها لإبنها و الإنتحار كانت طريقتها الوحيدة للهرب |
Bu onun oğlunu ve senin nişanlını öldüren ibneyi öldürmek için en uygun zaman. | Open Subtitles | قد تكون اللحظة المناسبة لقتل هذا المتعجرف للإنتقام لإبنها وخطيبك |
Annesi oğlunu düşünmüyorsa biz gömeceğiz demektir. | Open Subtitles | إذا لم تكترث لإبنها نحن سندفنه |
Hangi anne oğlunun yaşamasını istemez ki? | Open Subtitles | أى أم كانت لتسمح لإبنها بأن يموت ؟ |
Muhtemelen oğlunun başka bir fotoğrafı yoktur. | Open Subtitles | ربما لا تملك صور أخرى لإبنها |
Kadın, üç hafta önce oğlunun velayetini almak için dilekçe vermiş. | Open Subtitles | الزوجة حفظتْ عريضة للرعاية الوحيدة لإبنها قبل ثلاثة أسابيع (آل أرينغتونس ) لم يقولوا أي شيء لي حولها |
Doğru ama şimdi büyük bir cenaze olacak, bir sürü insan gelecek. Oğlu da gelecek. | Open Subtitles | هذا صحيح، والآن سيكون هناك جنازة كبيرة بها الكثير من الحضور،إضافة لإبنها |