Bana anlatmıştı. Sana da söylemeyi planlıyordu. | Open Subtitles | لقد أخبرتني بهذا، وكانت تخطط لإخبارك بهذا |
Bana anlatmıştı. Sana da söylemeyi planlıyordu. | Open Subtitles | لقد أخبرتني بهذا، وكانت تخطط لإخبارك بهذا |
Belki bunu söylemek için üç sene geciktim ama yine de söyleyeceğim. | Open Subtitles | وقد تأخّرت 3 أعوام لإخبارك بهذا ولكن أفضل من لا شيء أنا بحاجة لقوله |
Bu odada olman beni heyecanlandırıyor çünkü sana bunu söylemek için tam dört yıl bekledim. | Open Subtitles | أنا متحمس لوجودك في هذه الغرفة لأنني انتظرت 4 أعوام لإخبارك بهذا |
Sana bunu söylediğim için üzgünüm, ama Aaron'ı... | Open Subtitles | , معذرة لإخبارك بهذا |
Bana anlatmıştı. Sana da söylemeyi planlıyordu. | Open Subtitles | لقد أخبرتني بهذا، وكانت تخطط لإخبارك بهذا |
Bunu sana söylemeyi hiç istemedim kendi hayatını yaşamanı yeğledim. | Open Subtitles | لم أكن أريد أن اضطر لإخبارك بهذا أبداً كنت أفضل أن أتركك لتعيش حياتك |
Sana bunu söylemek için bir sürü belaya bulaştım. | Open Subtitles | ربما أقع في العديد من المشاكل لإخبارك بهذا |
Anne ben... sana bunu söylemek için geldim. | Open Subtitles | أمى أنا ... كنت قادم ...لإخبارك بهذا حالاً |
Ve sana bunu söylemek için 3 yıl geciktim. | Open Subtitles | وقد تأخّرت 3 أعوام لإخبارك بهذا |
Sana bunu söylemek için yarını bekleyecektim. | Open Subtitles | كنت سأنتظر ليوم الغد لإخبارك بهذا |
Randi'nin köpeğinin cenazesinin fotoğraf çekiminin bunu söylemek için doğru yer olmadığını biliyorum, ama Afrika'ya gidiyorum. | Open Subtitles | أعرف أن التقاط الصور لجنازة كلب (راندي), ليس المكان المناسب لإخبارك بهذا, ولكنني سأذهب لإفريقيا. |