"لإخباري" - Traduction Arabe en Turc

    • Söylediğin için
        
    • söylemek için
        
    • söylemeye
        
    • söyleyecek
        
    • söylemene
        
    • söyleme
        
    • anlatmaya
        
    • Haber verdiğin için
        
    • söylemen
        
    • anlatacak
        
    • Anlattığın için
        
    • söylemenin
        
    • anlatmak için
        
    • Bana söylemek
        
    • Bana söylediğin
        
    Söylediğin için sağol, çünkü hiç belli olmuyor. Open Subtitles شكراً لإخباري بهذا لاني لا أستطيع ان اشاهد ذلك بنفسي
    Bunu son seansta Söylediğin için sağ ol ahmak. Open Subtitles شكرا لإخباري هذا في نهاية الجلسة ، يا غبي.
    Bütün bu olanların o-yüzden olduğunu söylemek için aramadın, değil mi? Open Subtitles إنكِ لم تتصلي لإخباري بهذا لابد أنَّ هذه المشاكل بسبب أحد الذين تعرفينهم جيّداً، أليس كذلك؟
    Bunca yolu bana iyi görünmediğimi söylemeye mi gelmiş, Flori? Open Subtitles جاء كلّ هذا الطريق لإخباري أني لا أبدو بخير، فلوري؟
    Ölüm Yıldızı'nın çalınan planlarına ne yaptığını söyleyecek misin? Open Subtitles هل أنتِ مستعدِة لإخباري ماذا فعلتِ بـ خطط نجمة الموت المسروقة؟ حسناً ..
    Neden o ailenin yanındasın söylemene gerek yok. Open Subtitles لست مضطراً لإخباري سبب وجودك مع تلك العائلة
    Bunu ispatlamaya hayatımı adamadan önce size doğruyu söyleme şansı veriyorum. Open Subtitles أنا أمنحك فرصة لإخباري الحقيقة قبل أن أكرس حياتي لفعل ذلك
    Evliliğimizin devam etmeyeceğini anlatmaya çalışmış da olabilir tabii. Open Subtitles ربما كانت طريقة أيضاً لإخباري أنه لن يوجد زواج
    - Haber verdiğin için sağ ol. Open Subtitles شكرًا لإخباري بذلك
    Bana Söylediğin için teşekkür ederim. Open Subtitles لا تشعر بالراحة في القيام به. شكراً لإخباري.
    Moose, Söylediğin için teşekkür ederim. Open Subtitles إسمع، يا صاح شكرا مره أخرى لإخباري
    - Söylediğin için sağol. - Benim tüymem lazım. Open Subtitles شّكرًا لإخباري , يجب على أن أنصرف
    Mektubumu çözdüyse, söylemek için bir yolunu bulur. Open Subtitles إن كانت قد فهمَت رسائلي فستجد وسيلة لإخباري
    Beni buraya bir şey söylemek için mi çağırdın? Open Subtitles هل إتصلت بي للحضور إلى هنا لإخباري شيئ ما؟
    Bana nerede olduğunu söylemek için beş saniyen var. Ondan sonra onları doğrayıp kemiklerini kucağına atacağım. Open Subtitles أمامك خمسة ثوان لإخباري بمكانه وبعدها، فسأقضي عليهم جميعًا أمامك
    Los Angeles'ten buraya bunu söylemeye mi geldin? Open Subtitles جئت كل هذا الطريق من لوس أنجليس لإخباري بهذا؟
    Annemin... başka bir adının olduğunu mu söylemeye geldin? Open Subtitles لماذا أتيتي إلى هنا ؟ لإخباري أن أمي لديها أسم أخر ؟
    Yüzüme karşı söyleyecek cesareti bile yokmuş. Yastığıma bunu bırakmış. Open Subtitles لم يكن لها الشجاعة الكافية لإخباري شخصيا، لقد تركت لي هذه على وسادتي
    Biliyorum kırılmış. söylemene gerek yok. Open Subtitles أعلم أنّها مكسورة، لستِ مضطرةً لإخباري بذلك.
    O yüzden duymak isteyeceğim şeyleri söyleme eğiliminde olduğunu bildiğimi bil. Open Subtitles لذا فأنا أعلم أنك تميل لإخباري بما تظن أني أود سماعه
    Bana anlatmaya hazır olduğunda, bir anlamı olacak. Şu anda ise sadece garip. Open Subtitles عندما يكون مستعدا لإخباري فستعني شيئا ما، أما الآن فهذه الأمور غريبة
    Bana Haber verdiğin için sağ ol. Open Subtitles شكرا .. لإخباري الآن
    Bana söylemen gerekmez. Ben hissederim. Open Subtitles لا داعي لإخباري , أرى ذلك في عينيك , وجسدك
    Bunu bana anlatacak zamanı nasıl bulamadığını bir türlü anlayamıyorum. Open Subtitles لا أفهم كيف أنك لم تجد الوقت الملائم لإخباري
    Teşekkürler Bayan Emily. Hikâyeni bana Anlattığın için teşekkürler. Open Subtitles شكراً لكِ آنسة إيميلي شكراً لكٍ لإخباري قِصتكِ
    Yastık altına istiflediğin paralar varsa kardeşim söylemenin tam sırası. Open Subtitles لديكَ بعض المال مُخبّأ يا أخي، حان الآن الوقت لإخباري
    Kanserli herkesi tek tek tanıyor ve anlatmak için fırsat kolluyor sanki. Open Subtitles كما لو أنه يعرف كل من مرض بالسرطان و يتحرق شوقاً لإخباري
    Bana söylemek istediğin ya da söylemen gereken bir şey var mı? Open Subtitles هل حصل شيء تريد إخباري عنه أو تحتاج لإخباري به؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus