"لإطالة" - Traduction Arabe en Turc

• uzatmak
• uzatma
• uzatmanın
• uzatmaya

Oyunu uzatmak için çabalasa da Tom damada hızlı bir zafer kazanır.
على الرغم مِنْ مجهوده الكبيرِ الذي بذله من ناحيته لإطالة الأشياء، حقق توم نصراً سريعاً في لعبة الداما.

Kalışımı uzatmak için bir neden göremiyorum.
أنا لَنْ أَرى أي سببِ لإطالة إقامتِي هنا في الولايات المتحدة

Görsel maceranı uzatmak için hafif bir uyarıcı ekledim.
لقد أضفة بعض المواد لإطالة مدة الرؤية لديك

Hayatlarını uzatma, onlara güç verme, ve en önemlisi, onları gördüğünde unutmanın yolu.
وجدوا سُبُلاً لإطالة أعمارهم وإكتساب القوة والأهم أنهم يجعلونك تنسى أنك رأيتهم يوماً.

Hayat uzatma enstitüsünde çalışıyormuş.
كان يعمل في معهد لإطالة الحياة.

Bunu uzatmanın gereği yok.
‫ليست هناك حاجة لإطالة هذا

Bu kavgayı uzatmaya niyetliyim, karar senin.
وأنا على استعداد لإطالة هذه المعركة لذا، القرار قراركِ

Birini güvenle hayata döndürebileceğinizi zaman periyodunu uzatmak idraksal kayıp olmadan, uzun süreli yan etkileri olmadan.
لإطالة تلك الفترة حيث يمكنك بأمان أن تعيد شخصاً ما دون أي فقدان للإدراك ولا آثار على المدى البعيد

Durumunu uzatmak istemedi, ben de isteğine saygı gösterdim.
انها لا تريد لإطالة ولايتها، لذلك أنا تحترم رغباتها.

Bazı şeylerin süresini uzatmak için kullanılabilecek en keyifli yol.
يمكن أن تُستخدم لإطالة الأشياء بأكثر الطرق روعة

O çocukların aileleri bugün burada çünkü kabuslarının sona ermesi için 12 yıl beklediler ve acılarını uzatmak için hiçbir yasal gerekçe yok.
وعائلتا الولدين هنا الآن لأنهما انتظرتا 12 سنة لينتهي كابوسهما ولا سبب قانوني لإطالة معاناتهما

Kendi pis ömrünü uzatmak için, onların gençlik güçlerini kullanıyor.
لشبابهم, لقوتهم لإطالة حياتها الكريهة

Bu deney yaşamı uzatmak içindi,
لقد قالوا لي بأنها تجربة لإطالة الحياة

Kemik boyunu uzatmak için çocukken Ilizarov cihazı takılmış, bu yüzden kesinlikle bir Rus.
أستخدم"جِهاز إيليزروف" لإطالة عظامة عندما كان صغيراً لِذا,إنه روسّي بكل تأكيد

Diğer bacağı uzatmak yeterince basit.
بما يكفي لإطالة الساق الأخرى

Söyleyin Bay Misraki, hayat uzatma şirketiniz yeni bir müşteriyle anlaştığında satış temsilciniz onlara bedenlerinin günün birinde et deposunun birine atılacağını da açıklıyor mu?
أخبرنا سيد (ميسراكي) عندما تتعاقد شركتك لإطالة العمر مع زبون جديد، هل مندوبيك يشرحون أن جثثهم المتجمدة

Benimle gel Chay-Ara ve hayatını uzatmanın bir yolunu bulayım.
تعالي معي (شيارا) وسأجد طريقة لإطالة حياتك

Bekleyişi uzatmaya çalışmıyorum.
أنا لا أبحث لإطالة بقائنا تحت الأرض