"لإقناعها" - Traduction Arabe en Turc

• İkna
• onu ikna
• ikna etmek
• ikna etmenin

Onunla var olan duygusal durumun onu bize yardım etmeye ikna edecektir.
العاطفه التي حدثت بينكم هذه هي الطريقة التي ستستخدم معها لإقناعها بمساعدتنا

O parlak gözlü kuzeninin onu burada kalmasına ikna etmesinin imkanı yok.
ابن عمها المخادع ذاك ليست لديه أي فرصة أخرى لإقناعها لتستقر هنا للأبد على أن تطير منه

onu ikna ederken neredeyse batıyordum.
أنا تقريباً أفلست فى محاولتى لإقناعها بإنى كنت أى شئ ولكن

onu ikna etmek için herşeyi yaptım, ama hala sanki cüzzamlıymışım gibi kendini benden uzak tutuyor.
لقد فعلت ما بوسعي لإقناعها لكنها لا تزال ترفضني

İkna etmek için biraz çaba gerekti, ama sığınma evine gitmeyi kabul etti.
أخذتْ وقتًا لإقناعها لكنها وافقت على الذهاب إلى ملجأ

Sadece onu tedavi olmaya ikna etmenin yolunu bulamazsak aptal gibi görüneceğiz.
فقط إن لم نستطع إيجاد طريقة لإقناعها بالموافقة على العلاج

Onu normal olduğumuza ikna etmenin en iyi yolu normal davranmak.
أفضل طريقنا لإقناعها بأنّنا طبيعيّتان، هي التصرّف بطبيعيّة.

Haber verirsin. Jackie'yi bırakması için ikna etmeliyim.
دعني أعرف الأمور أولاً بأول سأذهب لإقناعها بعدم الذهاب

onu ikna etmenin zor olacağını sanmıyorum.
أشعر أنّها لن تحتاج جهدًا كبيرًا لإقناعها.

Gram onu ​​ikna için burada.
لهذا السبب الجدة هنا ، لإقناعها

Yağlanmış ve kokan kuyruklarını dişiyi ikna etmek için ona doğru yavaşça sallıyorlar.
أشبعوا ذيولهم بالرائحة ثم يلوحونهم باتجاهها في محاولة لإقناعها للتزاوج.

Sarah ile onu yazmamaya ikna etmek için yemek yedim.
قمت بدعوتها للغذاء لإقناعها بالعدول عن كتابة الكتاب